BİZİM ÖĞRENCİLİK YILLARIMIZDA NARKOTİK POLİSLERİNİN GÖREVİNİ ÖĞRETMENLERİMİZ YAPARDI

Bizim öğrencilik yıllarımızda narkotik polisi diye bir polis birimi yoktu. Ama bizleri sürekli izleyen, davranışlarımızı kontrol eden, hemen hemen her sabah okula girerken ceketlerimizin, pantolonlarımızın ceplerini didik didik arayan öğretmenlerimiz vardı. Tavşanlı Ortaokulunda bu konuda, bugün aramızda olmayan değerli öğretmenlerimiz vardı. Merhum Vahit Canbek (daha sonra kendisiyle Kütahya Lisesi’nde de karşılaştık) Vehbi Kızılgün (Ediboğlu) ki müdür yardımcısıydı korktuğumuz, çekindiğimiz öğretmenlerimizdendi.

Ne zaman Tavşanlı’da Ortaokulu bitirdim, Kütahya Lisesi’nde yatılı öğrenci oldum bu kez karşımıza lisenin bugün hayatta olmayan öğretmenleri çıktı. Merhum Fransızca Öğretmeni Kasım tarım, merhum genelde müdür yardımcısıydı Rasim Rodoplu (Mayk), Cebir öğretmeni Recep Akkaya (Sonra avukat oldu) çıktı. Her üçü de kesinlikle affetmeyen, sert, zor öğretmenlerdi. Allah korusun bunlardan birisi tesadüfen de olsa pantolonunuzun, ceketinizin ceplerinde bir tütün kırıntısı çıksın, doğru disiplin kurulundaydınız. Benim sigarayla aram yoktu. Hiç içmedim desem doğru olur. Benim için dert değildi. Ama arkadaşlarımın bir kısmı sigara içiyordu. Ya tuvaletlerde, ya da çarşıya çıktıklarında kahve ve kıraathane köşelerinde, ya da sokaklarda vb. yerlerde içiyorlardı. Öğrencilerin kahve köşelerinde, kıraathanelerde görülmesi halinde birileri ihbar mı ediyordu bilinmez kısa süre sonra ya merhum Rasim Rodoplu, ya merhum Kasım Tarım ya da Recep Akkaya karşımızda olurdu. Hani bugün narkotik polisi diye bir polis var. Onlar da zamanın narkotik polisleriydi. Bugün bırakın bir öğretmenin öğrencisinin ceplerini karıştırmasını, öğretmen öğrencisinin saçını dahi çekemiyor. Ağzını dahi koklayamıyor. Eski öğretmenlerimiz kötü mü yapmışlar sizce? Hayır. Doğrusunu yapmışlar. Çünkü öğrenciler bir anlamda aileleri tarafından onlara emanetti. Elleri nurdan olsun hepsinin. Mekânları cennet olsun. Bugün hangi okulda bir veli çocuğunu okula yazdırmaya gittiğinde: “Hocam eti senin kemiği benim” diyebiliyor? Öğretmenler yıllarca on binlerce öğrenciyi kolladı, gözetti. Onların sağlığı açısından katı bir tutum sergiledi. Onun için diyorum; Eski öğretmenler bir anlamda zamanın narkotik polisleri olarak görev yaptılar. Bugün okulların çevrelerinde yavrularımızı zehirlemek için kol gezenler bizim zamanımızda yoktu. Çünkü herkes üzerine düşeni yapıyordu. Sorumluluk tavan yapmıştı. Biz geldik gidiyoruz. Bugün hangi aile evladını huzur içinde okula gönderiyor dersiniz? Eski öğretmenler, artık yok. Onlar yeri geldiğinde baba-anne, yeri geldiğinde abi-abla idiler. Eski öğretmenler bir guruk tavuğun sergilediği hassasiyeti gösteriyorlardı. Biz böyle öğretmenlerden son kalanlarız. Biz zamanın narkotik polisleriyiz.