ÇANLAR SOKAK HAYVANLARI İÇİN ÇALIYOR

Kütahya’da il bazında değil ama Tavşanlı’da ilçe bazında sokak hayvanlarının durumuyla ilgili yeterli bilgi sahibiyim. Sadece ilçede tek hayvansever olarak gördüğüm, söylediklerine inandığım, çalışmalarına tanık olduğum, Necdet Demirat’tan aldığım bilgiler karşısında dehşete kapıldığımı söyleyebilirim.

Bu Tavşanlılı hemşerimizin aile bireylerinin bir bölümü yurt dışındalar. Necdet Demirat’ın özel dostları var. Birçok hayvansever telefonuna kayıtlı. Hepsiyle de bir vesileyle konuşuyor. Bilgi alışverişinde bulunuyor. Çözümler üretiyor. Gönlüm ister ki, ilimizin değerli valisi Ali Çelik Bey bu hayvansever insanla birkaç dakikacık ta olsun konuşsalar.

Bugüne kadar Tavşanlı İlçesi’nde çeşitli mevkilerde bulunan sahipsiz, başıboş sokak hayvanlarıyla bizzat ilgilenen bu evladımız olmuştur. Hızlı yürüyen, yürüdükçe açılan, yorulmak bilmeyen bu evladımız sabahın kör saatlerinde öncelikle cadde ve sokaklardaki ekmek kutularından bulduğu ekmekleri toplar, bir şekilde sokak hayvanlarına ulaştırır. Sokak hayvanları O’nu çok uzaklardan fark eder. Yanlarına geldiğinde üzerine atlarlar. O’nun boş gelmediğini bilirler. O’nun verdikleriyle en azından açlıklarını bir süreliğine unuturlar. Allah için eğri oturalım doğru konuşalım; sokak hayvanları bu kardeşimize mi tapulanmıştır? Evet, Allah rızası için bunu yapıyor. En azından yaptıklarından kendisini yaratan yüce Allah’ın hoşnut olduğuna inanıyor. Peki, nereye kadar? Devletimiz yıllarca elektrik makbuzlarından TRT’ye cüzi miktarda kesintiler yaptı. Nihayet son buluyor. Eğer devlet baba bu kesintiyi sokak hayvanları için yapsaydı bugün sokak hayvanları diye bir konumuz ve sorunumuz kalmazdı. Kimse de devlet babaya:” Niçin benim üç beş kuruşumu kesiyorsun?” diye sormazdı bile. Şuna demeye getiriyorum; Sokak hayvanları da devletin sorumluluğu altında kalmalıdır. Sokak hayvanlarının sorununu bu milletin evlatlarının çözmesi beklenmemelidir. Onlar da Allah’ın yarattıkları değil mi? Türk Milleti yeri geldiğinde Afrika’nın çöllerine kuyular kazdırıyor. Susuzluktan kırılan insanlara yardım ediyor ve dua alıyor. Peki, neden bu duayı sokak hayvanlarından almayı düşünmüyor? Diyenler olabilir; Hayvanlar dua eder mi? Bal gibi eder. Birçok kişi bir yaban hayvanı tilkinin ezan okunurken ön patilerini kulaklarına götürdüğünü görmez mi? Özellikle sabahın erken saatlerinde, alaca karanlıkta okunan ezan sesinden etkilenen sokak hayvanları, özellikle köpeklerin uluduğunu duymuyor muyuz? Ne biliyoruz onların Allah’ı zikretmediklerini?

Bu Müslüman Halk yeri geldiğinde özellikle mübarek Ramazan Ayı içinde zekât veriyor. Bu zekâtların bir bölümü Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bir fonunda toplanamaz mı? Bu sahipsiz canlara gıda olarak ulaştırılamaz mı? Bunu Diyanet te yapmasın. Belediyelerimize toplanan miktarın bir bölümünü ayırsın. Bunu belediyelerimiz yapsın. Bu çok ta zor bir şey midir? Böyle bir uygulama yapılması halinde bu tüm dünya tarafından takdirle karşılanacak, bu uygulama alkışlanacaktır.

Bakın buradan ilan ediyorum, Tavşanlı’da özellikle Tepecik Beldesi, Emirler’den Karaköy’e, Derecik altından, Sorkun Boğazı’na, Göbel Köyü yakınlarından Çardaklı Mahallesi yakınlarına kadar geniş bir alanda binlerle ifadesini bulan sokak hayvanı yaşıyor(özellikle köpek). Bu hayvanların çoğu bugün gebedir. Bir kısmı doğurmuştur. Bu hayvanlar açtır. Etrafa saldırdıklarında bunu keyiflerinden yapmıyorlar, aç oldukları için yapıyorlar.

Sevgili kardeşim Moymullu Saatçı Necdet Yücel de zaman zaman aile bireylerini ziyaret için karayoluyla Bandırma’ya gider. Giderken aracına en azından 8-10 bayat ekmek alır. Bu ekmekleri yol boyunca Harmancık, Orhaneli, Orhan boyunca önüne çıkan köpeklere paylaştırır. Sevap kazanır. Bundan da büyük bir mutluluk duyduğunu söyler. Sevgili Necdet Yücel gibi daha birçok isimsiz kardeşimi bilirim. Gariban bir hemşerimiz, Veysel Efendiyi tanırım. Hayatta kalabilmek için eşya taşır, eşya toplar, başka işler yaparak üç beş kuruş kazanır. Sabahın erken saatlerinde sokaklardan ekmek toplar ve sokak hayvanlarına dağıtır. Allah kendisinden razı olsun.

Çok değil bir ay içinde Tavşanlı’da Sokak hayvanları bu gidiş devam ederse doğurduğu yavrusunu, hemcinslerinin yavrularını yiyecektir. Böyle bir manzarayı kim görmek ister? Yem fiyatları almış başını gidiyor. Hayırsever insanlarımız bile kedi-köpek yemi almada zorlanıyor. Bazen denizin dalgalanması gibi bazı varlıklı kişiler birer torba yem satın alıp bunları dağıtıyor. Bazıları da kedilerin köpeklerin sırtında kurban kesip şov yapıyor. Bazılarının da sokak hayvanlarının haklarını yediklerini görüyoruz. Dilenci bile “ Allah rızası “ cümlesini kullanır. Bizler de dayanamayıp üç-beş kuruşumuzu veririz. Ama O bu topladıklarıyla sigara mı içer, içki mi içer, başka uygunsuz bir davranışa mı gider? Bu bizi ilgilendirmez. Kimsenin iyi niyetini eleştirme ve dejenere etme hakkımız yoktur. Her zaman bilinir ki Allah kulundan intikamını kul eliyle alır. Rızık konusunda da kulunu kullanır, O’nu vesile kılar.

Bazı belediyelerimiz sokak hayvanları konusunda örnek yatırımlara imza attılar. Tavşanlı Belediyesi de bunlardandır. Ama potansiyeli kadar hizmet verebilmektedir. Daha ilgi bekleyen binlerce hayvanımız var. Bunlar ne olacak? Eskilerde olduğu gibi bunları zehirleyip çukurlara mı gömelim? Öldürüp te çöplüklere mi atalım? Yoksa günaha girip” Allah’ım bunları neden yarattın mı?” diyelim. Allah hiçbir canlıyı sebepsiz yaratmamıştır. Tıpkı insanda olduğu gibi.

Yetkililere, sorumlulara, hali vakti yerinde olanlara, tuzu kuru olanlara sesleniyorum. Bu vurdumduymazlıklarımız yüzünden belki de helakimizi hazırlıyoruz. Allah’ın gazabını üzerimize çekiyoruz. Aksini söyleyecek var mı?

Bakın kış mevsimindeyiz. Bu başıboş sokak köpeklerinin barınacakları yerleri bile hazırlayamamışız. Hayvanların da şanslıları, kaderi düzgün olanları var. Ama olmayanlar o kadar çok ki. İlk etapta Sayın İçişleri Bakanlığımız Valiliklere ve Kaymakamlıklara bir yazı göndererek sokak hayvanları konusunda bir fon hazırlamaları talimatı vermelidir. Fonlar da sayın valilerimizin ve kaymakamlarımızın direktifleri doğrultusunda şekillenmelidir. Sokak hayvanları konusu asla küçümsenmeyecek bir sorunumuzdur.