Akciğer kanseri, hem dünya genelinde hem de Türkiye’de en sık görülen ve en fazla can kaybına neden olan kanser türü olmayı sürdürüyor. 2022 verilerine göre dünya genelinde her yıl yaklaşık 2,5 milyon kişi akciğer kanserine yakalanıyor ve 1,8 milyon kişi hayatını kaybediyor. Bu, tüm kansere bağlı ölümlerin neredeyse beşte birinin yalnızca bu hastalıktan kaynaklandığını gösteriyor.
Türkiye’de de tablo benzerdir. Ülkemizde her yıl yaklaşık 41 bin yeni vaka tespit edilirken, 38 bin 500 kişi akciğer kanseri nedeniyle yaşamını yitirmektedir. Yani Türkiye’de kansere bağlı her üç ölümden biri bu hastalıktan kaynaklanıyor.
AKCİĞER KANSERİNDE ÇEVRESEL FAKTÖRLER ÖN PLANDA
Genetik yatkınlık bazı kişilerde önemli olsa da, hastalığın ortaya çıkmasında çevresel etkenler daha baskın. Vakaların yaklaşık yüzde 70’i sigaraya bağlı olarak gelişiyor. Bunun yanı sıra PM2.5 partiküllerinin artışı, radon gazı, asbest, silika, dizel egzozu, kaynak dumanı gibi mesleki maruziyetler ve pasif içicilik risk faktörleri arasında yer alıyor. Önceden geçirilmiş akciğer hastalıkları da riski artırıyor.

KADINLARDA ARTAN GÖRÜLME ORANI
Erkeklerde vaka sayıları son yıllarda azalırken, kadınlarda özellikle adenokarsinom tipi akciğer kanseri artış göstermektedir. Kadınlarda sigara içmemiş olsalar bile, pasif içicilik, ev içi duman, odun ve kömür sobası kullanımı, hormon etkileri ve genetik faktörler nedeniyle risk erkeklere göre daha yüksek olabiliyor.
E-SİGARALAR DA RİSK TAŞIYOR
Elektronik sigaraların masum olmadığı, nikotin bağımlılığı oluşturduğu ve gençlerde geleneksel sigaraya başlama riskini üç kat artırdığı bildirildi. Akciğer kanserinin yüzde 70’inin sigaraya bağlı olduğu göz önüne alındığında, sigarayı bırakmanın hastalık riskini önemli ölçüde düşürdüğü vurgulanıyor.

ERKEN TANININ ÖNEMİ VE BELİRTİLER
40 yaş üstü ve sigara içen kişilerin düzenli kontrolleri hayati önem taşıyor. 50 yaş üstü sigara kullanıcıları için yıllık düşük doz akciğer tomografisi öneriliyor. Önemli uyarı belirtileri şunlardır:
- Geçmeyen öksürük
- Kanlı balgam
- Nefes darlığı
- Göğüs ağrısı
- İştahsızlık ve kilo kaybı
- Ses kısıklığı
- Tekrarlayan zatürre
2025’TE TEDAVİ YAKLAŞIMLARINDA YENİ DÖNEM
2025 yılında akciğer kanseri tedavisinde önemli ilerlemeler kaydedildi. Taletrectinib, ROS1 pozitif ve beyne yayılmış vakalarda etkili olurken, datopotamab deruxtecan EGFR mutasyonlu hastalarda tümör hücrelerini hedef alarak yüksek başarı sağladı. İmmünoterapi artık yalnızca ileri evrelerde değil, ameliyat öncesi ve sonrası dönemde de uygulanıyor.
Cerrahi alanda yaygınlaşan VATS tekniği hastalara daha hızlı iyileşme ve daha az ağrı avantajı sunuyor. Sıvı biyopsi testleri ise kanda dolaşan tümör DNA’sını tespit ederek hastalığın tekrarlamasını erken belirleme imkânı sağlıyor.





