Nöbetçi Eczaneler
Küçükken serinlemek için girdiği çayda boğulma tehlikesi yaşayan ve bu nedenle suya giremeyen 35 yaşındaki Fırat Önerge, hobi amaçlı başladığı balık avlama sayesinde korkusunu yenerek dalgıç oldu.
Bitlisli Fırat Önerge, henüz 12 yaşındayken arkadaşlarıyla Destumi Çayı’na girdi ve boğulma tehlikesi atlatınca yüzme fobisi oluştu.
Bir süre sonra ailesiyle İzmir’e yerleşen Önerge, denize kıyısı olan kentte yıllarca sudan uzak durdu. Ancak 18 yaşında oltayla balık tutarak denizle yeniden tanıştı ve bu sayede yüzmeyi öğrendi.
Yüzmeye başladığında şnorkelle deniz altına da merak salan Önerge, profesyonel dalgıç tanıdıklarından destek alarak bu alanda kendini geliştirdi.
Fobisi Hobiye Dönüştü
Arkadaşlarıyla tekne turuna giden ve kendisine hediye edilen zıpkınla balık avlama isteği oluşan Önerge, denize dalış yaparak fobisini hobiye dönüştürdü.
Karabağlar ilçesindeki iş yerinde ev tekstili işiyle uğraşan Önerge, her fırsatta uygun noktalardaki sahillere gidip dalış yapıyor. Denizi bile görmek istemediği zamanları geride bırakan Fırat Önerge, artık yaptığı nefes egzersizleriyle 3 dakika suyun altında kalıp tek nefeste 30 metreye kadar inebiliyor.
Önerge, küçük yaşlarda yaşadığı tehlikenin uzun yıllarca zihninde kaldığını belirterek, “O boğulma korkusundan sonra bir daha kafamı duşun haricinde suya sokamayacağımı zannediyordum.” dedi.
Çeşme’deki tekne turunda, anlık cesaretle ilk dalışını yaptığını vurgulayan Önerge, “Teknenin ucunda biraz kendimle muhakeme yaptıktan sonra bir cesaretle suya girdim ve isteseniz de batmadığınızı görüyorsunuz o anda. Yeter ki sakin kalın, içinizdeki hava bitmesin. O korkuyu yendikten ve maske takıp suyun altını keşfettikten sonra denize sevgim çok farklı bir boyuta geçti. Haliyle bu aşamaları atlatarak, şu anki duruma geldim. Su altını keşfederken başka bir gezegende dolaşıyorum gibi hissediyorum.” dedi.
Dalış Eğitmeni Olmaya Hazırlanıyor
Dalış yaptıktan sonra hayatındaki birçok şeyin değiştiğini dile getiren Önerge, “Hobi olarak bu işe başladıktan sonra tekrar hayata tutunmuş gibi oldum. Dalışı hayatımdan çıkartın, başka bir şey geriye kalmıyormuş gibi oluyor. Hafta sonu, ‘izin günlerimiz gelsin de bir an önce kendimizi denize atalım’ moduna giriyoruz. Kendi avladığım balığı eşime, çocuğuma getirmek çok keyifli.” diye konuştu. Geçmişte uluslararası zıpkınla balık avlama şampiyonalarında hakem ve bot kaptanlığı yaptığını belirten Önerge, şimdi ise antrenörlüğe hazırlandığını sözlerine ekledi.
