Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Meme Kanseri Nedir? Belirti ve Tedavi Yöntemleri

Meme kanseri, meme hücrelerinden

Meme kanseri, meme hücrelerinden köken alan kanser türüdür. Cilt kanserinden sonra kadınlarda en çok tanı konulan kanserdir.

Hem erkeklerde hem de kadınlarda görülebilir fakat %99 ‘u kadınlarda görülür.

Bazı meme hücrelerinde anormal büyümeyle başlar. Bu hücreler çok hızlı bölünür ve kitle formuna gelir.

Lenf yollarına ve vücudun diğer bölümlerine yayılabilir.(Metastaz)

Meme kanseri çoğunlukla süt kanallarından (invaziv ductal carsinoma) ve süt bezlerinden (invaziv lobüler carsinoma) köken alır. Memenin diğer hücrelerinden de köken alabilir.

Meme kanserinde farkındalığın oluşturulmasına ve araştırmalara verilen destekle erken tanı ve kişiye özel tedaviler geliştirilmiştir. Bu da hastalıktan ölüm oranlarını azaltıp sağ kalımı arttırmıştır.

Meme kanseri belirtileri?

  • Etraf dokudan farklı ele gelen sertlik ve kitleler
  • Memenin boyutunda, şeklinde veya görünümünde değişiklikler
  • Çukurlaşma gibi meme cildinde değişiklikler
  • Meme başının içeri doğru çökmesi
  • Meme başı ve etrafında soyulma, kabuklanma ve pullanma
  • Memede portakal kabuğu görünümü
  • Meme başından özellikle kanlı akıntı gelmesi

Görülme Riskini Artıran Faktörleri 

  • Kadın olmak; Her 8 kadından birinde meme kanseri görülüyor
  • İlerleyen yaş; İlerleyen yaşla birlikte görülme riski artar.
  • Memeye ait kişisel geçmiş (biyopsiler, meme kanser öyküsü)
  • Aile hikayesi; 1. derece yakınlarında özellikle erken yaşta meme kanseri öyküsü
  • 10-30 yaş arasında radyasyona maruziyet
  • Obezite
  • Alkol tüketimi
  • Menapoz sonrası hormon tedavisi
  • Erken yaşta (12 yaşından önce)adet görmeye başlamak
  • Geç yaşta (55 yaşından sonra) menapoza girmek
  • Geç yaşta ( 30 yaşından) sonra doğum yapmak yada hiç yapmama
  • Dens meme dokusu

Meme Kanserinde Tarama

Düzenli tarama testleri yapmak meme kanserini  erken teşhis etmenin en güvenilir yoludur. Tarama testi herhangi bir semptomu olmayan kişide bir hastalığı bulmak için kullanılan testler ve muayeneleri ifade eder.

Erken teşhis edilen meme kanserinde  kanserin küçük ve meme dokusunda sınırlı olma olasılığı yüksektir. Tedavisi daha kolay ve yaşam süresi daha fazladır.

Ortalama meme kanseri olanlarda:

  • 40-54 yaşlarda yıllık mamografi
  • 55 yaşından sonra iki yılda bir mamografi

Meme kanseri yüksek risklilerde:

  • 30 yaşında sonra her yıl mamografi ve meme MR

Mamografi

Memenin düşük doz radyografisidir. Meme kanserini erken  teşhis etmede çok önemlidir. Fakat  tespit edemediği  veya  ek testlere gerek duyulan vakalar olduğu akıldan çıkarılmamalıdır.

Mamografide genellikle kalsifikasyonlar, kitle veya şüpheli alanlar  görülür.

1.Kalsifikasyonlar:Kalsiyum birikintileridir. Beyaz noktalar şeklinde görülür.2 tiptir.Makrokalsifikasyonlar , büyük kalsifikasyonlar genellikle damar yaşlanması, geçirilmiş yaralanmalar ve iltihaplar gibi kanserle ilişkili olmayan durumlarda görülür.Mikrokalsifikasyonlar ise küçük noktasal kalsifikasyonlardır. Meme kanseriyle ilişkili olabilir.

  • Meme kitleleri: Meme dokusunun geri kalanından farklı görünüm sağlayan bir şekle ve kenara sahip yoğun meme dokusudur.Bu kitleler mutlaka meme USG ile de incelenmelidir.
  • Meme dansitesi : Meme dansitesi hakkında da bilgi vermektedir. Raporlarda belirtilir.

Sonuç olarak meme kanserinde farkındalığın oluşturulması ve uygun tarama programlarıyla çok erken teşhis edilip tedavi edilebilir. Böylece meme kanserine bağlı ölümler azaltılabilir.

Evreleri Nelerdir?

Meme kanseri evreleri kendi içinde beşe ayrılır ve şunları içerir:

Evre 0:  DCIS

Evre I: Tümör 2 cm’den küçük ve henüz lenf nodlarına sıçramamıştır.

Evre II: Tümör 2- 5 cm arasında bir büyüklükte olup çevredeki lenf nodlarına sıçramış ya da sıçramamamış olabilir.

Evre III: Çevredeki lenf bezlerine daha fazla yayılmış demektir.

Evre IV: Diğer organlara (kemik, karaciğer, beyin, akciğer) veya kemiğe, uzaktaki lenf nodlarına metastaz yapmış demektir.

Tedavi Yöntemleri

Meme kanseri tedavisi, hastalığın evresine göre belirlenir. Erken evrede tespit edilen meme kanseri tedavisinde genellikle cerrahi yöntemler ilk tercih olarak kullanılır. Meme kanseri tedavisi, cerrahi işlemler, ilaç tedavileri, ve radyoterapi gibi yöntemleri içerir. İşte bu tedavi yöntemlerinin bir gözden geçirilmesi:

Cerrahi Tedavi

Meme kanseri tedavisinin temelini cerrahi müdahale oluşturur. Ameliyatın amacı, tümörün tamamen vücuttan uzaklaştırılmasıdır. İşte bazı cerrahi seçenekler:

Mastektomi:

Bu yöntemde, tümörle birlikte meme tamamen alınır. Operasyon sırasında veya sonrasında, hastaya isteğe bağlı olarak silikon protez veya kendi doku ile yeni bir meme oluşturulabilir.

Cilt Koruyucu Mastektomi:

Bu yöntem, meme dokusunun çıkarılması gerektiği ancak meme derisinin korunabileceği durumlarda tercih edilir. Çıkarılan doku yerine silikon protez yerleştirilerek kozmetik görünüm korunur. Risk azaltıcı mastektomi için de kullanılabilir.

Meme Koruyucu Ameliyat:

Sadece tümörün ve etrafındaki bir miktar normal meme dokusunun çıkarıldığı bir yöntemdir. Amacı, meme dokusunu mümkün olduğunca korumak ve hastanın bedensel ve ruhsal olarak en az etkilenmesini sağlamaktır. Bu ameliyat sonrasında radyoterapi uygulanabilir.

Radyoterapi

Radyoterapi, kanser hücrelerini öldürmek ve tümörleri yok etmek amacıyla kullanılan bir tedavi yöntemidir. Meme kanseri tedavisi sonrasında radyoterapi, cerrahi müdahaleyi tamamlamak ve olası nüksleri önlemek için uygulanabilir.

İlaç Tedavisi

Meme kanseri tedavisinde ilaç tedavisi de önemli bir rol oynar. Kemoterapi ve hormon ilaçları, kanser hücrelerini hedef alarak tedaviyi destekler. Kemoterapi kanser hücrelerini öldürürken hormon ilaçları, hormon reseptörü pozitif tümörler için etkilidir.

Meme kanseri tedavisi hastanın genel sağlık durumu, kanserin evresi ve diğer faktörlere bağlı olarak özelleştirilir. Tedavinin başarı oranı, kanserin ne kadar erken evrede tespit edildiği ile yakından ilişkilidir. Erken evrede teşhis edilen meme kanseri, yüksek sağkalım şansına sahiptir.

Meme Kanserinden Korunma

  • Meme kanser taramaları
  • Meme farkındalığının arttırılması için kendi kendine muayene
  • Alkol alımının kısıtlanması
  • Haftada en az üç defa yarım saati geçen egzersiz
  • Menapoz sonrası hormon tedavilerinin kısıtlanması
  • Sağlıklı vücut kitle endeksinde kalınması
  • Sağlıklı diyet özellikle yağ alımının azaltılması
  • Sigara içmeyi bırakmak yada başlamamak

Meme kanseri ile ilgili bilinmesi gereken 14 gerçek

  1. Memede her ele gelen kitle kanser değildir; ancak kontrol amacıyla mutlaka doktora başvurulmalı.
  2. Kanser tanısı konulan her kadın memesini kaybetmez.
  3. Deodorant kullanmak meme kanserine yol açmaz.
  4. Sütyen veya metal destekli (balenli) sütyen kullanmak kanser yapmaz. Bugüne kadar yapılan hiçbir çalışma vücudumuzdaki dokulara uygulanan fiziksel basının kansere neden olduğunu göstermemiştir.
  5. Meme kanseri gebelerde ve emziren kadınlarda da görülebilir.
  6. Alüminyum tencere meme kanseri nedeni değildir.
  7. Meme kanseri riski olanlar mutlaka kanser olacak diye bir şey söz konusu değil. Tersi de doğru; Ailede meme kanseri yoksa da meme kanserine yakalanılabilir.
  8. Meme kanseri sadece ileri yaştaki kadınlarda görülmez. Ağırlıklı olarak menopoz sonrasında görülen meme kanseri 40 yaş altı kadınlarda da görülür.
  9. Doğum kontrol hapı kullanmak meme kanserini tetiklemez.
  10. Memesinden cerrahi olarak kitle çıkarılan kadın anne olduğunda bebeğini emzirebilir.
  11. Meme kanserine cerrahi müdahale (bıçak değmesi) kanserin yayılmasına neden olmaz.
  12. Mamografi kanseri yaymaz veya radyasyon ileterek kansere yol açmaz. Mamografideki radyasyon miktarı çok yüksek değildir, bir uçak yolculuğuyla eşdeğerdir. Hem tarama hem de tanı amacıyla kullanılan mamografinin çok sayıda kadının yaşamını kurtardığı bilimsel bir gerçektir.
  13. Tüp bebek tedavileri meme kanserine neden olmaz.
  14. Meme kanseri sadece kadınlarda görülmez, nadir de olsa erkeklerde de görülebilir.