Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Kütahya’nın Pınarları Türküsü’nün gerçek hikayesi

Kütahya’nın tarihi dokusuna damga

Kütahya’nın tarihi dokusuna damga vuran ve yıllardır dilden dile dolaşan “Kütahya’nın Pınarları” adlı türkünün gerçek hikayesi sonunda gün yüzüne çıktı. Uzun yıllar boyunca farklı kaynaklarda yer alan hikayelerin gerçeği yansıtmadığı anlaşıldı.

Kütahya'nın Pınarları Türküsü'nün gerçek hikayesi

Yapılan araştırmalara göre Kütahya’nın Pınarları Türküsü’nün bilinen hikayesinde yanlışlıklar olduğunu ve doğru olmadığını gösterdi.

Yanlış Hikayesi

İşte yanlış bilinen hikayesi:

“Bundan 80:100 yıl önce Kütahya’nın bir ailesinin yakışıklı bir oğulları, bir başka ailesinin de çok hareketli olduğundan kendisine Deli Düve lakâbı takılmış kızları vardı. Bunlar birbirleri ile evlenir, fakat bu evliliği çekemeyen birkaç delikanlı gelini tehdit eder: “Kocandan ayrılacaksın, yoksa seni dağa kaldırırız, kocanın da gözlerini kör ederiz” diye haber gönderirler. Gelin de: “Ne olur kocama dokunmayın ne isterseniz yaparım” der. Bunu haber alan gençler, gelini çeşme başına çağırır ve bir atın üzerine bindirip kaçırırlar. Gelin çığlık atar kocası Asalıoğlu da yardıma koşar, gençler kocasını öldürür ve gelini dağa kaldırırlar. Oğullarının ölümünü gören gencin ana ve babası saçını başını yolar. Bu feci ölümü gören genç kızlar şu türküyü yakarlar:

Salım geldi musallaya dayandı,

Boz pantolonum al kanlara boyandı.

Seni vuran oğlan nasıl dayandı.

Amanın da deli Düve öyle de böyle olurmu?

Kız ben ölürsem dünya sana kalırmı?

Kütahyanın sığırları akışır,

Zaptiyeler kol kol olmuş bakışır.

Asalı oğluna çuha şalvar yakışır,

Amanın da deli Düve öyle de böyle olurmu?

Kız ben ölürsem dünya sana kalırmı?

Kütahya'nın Pınarları Türküsü'nün gerçek hikayesi

“TÜRKÜNÜN HİKAYESİ YANLIŞ ANLATILMIŞ”

Yapılan araştırmalar sonucunda ortaya çıkan gerçek hikaye, türkünün asıl sahibi olan Vehbi Bey’in trajik yaşamını ve acı sonunu gözler önüne seriyor. Kütahya’nın tanınmış ailelerinden olan Kadıyoranlar mensubu olan Vehbi Bey’in, bir borç alacak meselesi yüzünden yaşadığı olaylar, türkünün temelini oluşturuyor.

Vehbi Bey, alacak istemek için Deli Düve lakabıyla anılan bir kadının evine gider. Ancak, evde bulunan Ahmet Bey ile yaşanan anlaşmazlık sonucunda Vehbi Bey bıçaklanarak öldürülür.

Yıllardır farklı kaynaklarda yer alan hikayelerin birçoğu gerçeği yansıtmıyor. Türkünün asıl hikayesi, aile içinde dilden dile aktarılan ve sonunda ortaya çıkarılan gerçeklerle gün yüzüne çıktı.

Ayrıca, türkünün sözlerinde de bazı hataların olduğu belirtiliyor. Türkünün asıl metni incelendiğinde, bazı noktalama ve yazım hatalarının olduğu görülüyor. Ancak, bu hataların düzeltilerek doğru şekilde kaydedilmesi gerektiği vurgulanıyor.

Kütahya'nın Pınarları Türküsü'nün gerçek hikayesi

Kütahya’nın Pınarları Türküsü Sözleri

Kütahya’nın Pınarları Türküsü genç kızların Vehbi Bey’in arkasından söylediği halinden farklılaşarak günümüze şu şekilde gelmiş:

Kütahya’nın pınarları akışır

Zaptiyeler kol kol olmuş bakışır

Asalı’ya çuha şalvar yakışır

Aman aman Vehbi’m öyle de böyle olur mu?

Ah sen ölürsen dünya bana kalır mı?

Salın geldi musallaya dayandı

Kar beyaz Vehbi’m al kanlara boyandı

Seni doğuran ana nasıl dayandı

Aman aman Deli Düve öyle de böyle olur mu?

Ah ben ölürsem dünya sana kalır mı?

Kütahya’nın kültürel mirasına önemli bir katkı

Bu araştırma, Kütahya’nın kültürel mirasını korumaya yönelik önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Türküler gibi halk kültürü ürünlerinin gerçek hikayelerinin ortaya çıkarılması, geçmişe ve geleceğe yönelik bir bağlantı kurulmasına yardımcı oluyor.

Sonuç olarak, Kütahya’nın Pınarları Türküsü’nün gerçek hikayesi, uzun yıllar boyunca bilinmeyen ve yanlış anlatılan bir sır perdesini aralıyor. Bu tür araştırmaların daha da artması ve doğru bilgilere ulaşılması, kültürel mirasımızın korunması açısından son derece önemlidir.