Kütahya’nın coğrafi işaretli, yöresel lezzeti Paşa Helvası, ilk kez 115 yıl önce dönemin vali paşasına yapıldı. Paşa Helvası’nın yapılışını, tarihini helvayı yapan ustanın 5. kuşak torunu anlattı.
Kütahya’da Ramazan ayı ile birlikte vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Paşa Helvası, iftar sofralarının vazgeçilmez tatlısı olmayı sürdürüyor.
1910 yıllarında Osmanlı Devleti’nin Kütahya Valisi Fuat Paşa’ya özel yapılan tatlısı Paşa Helvası, ilk günkü lezzetiyle bugün de sofralara konuk oluyor.
Helvacı Hakkı’nın 5. kuşak torunu Hakkı Helvacıoğlu, coğrafi işaretli tatlının tarihini, yapılışını ve lezzet sırrını Ekspres Haber’e anlattı.
Paşa Helvası ile ilgili araştırma yaptıklarını aktaran Helvacıoğlu, ilk yapılışının 1910 yıllarına dayandığını söyledi.
İlk kez dedesi Helvacı Hakkı’nın Paşa Helvası’nı yaptığını belirten Helvacıoğlu, “Zamanın Valisi Fuat Paşa'ya, dedemiz bir helva yapmak istiyor ve Paşa Helvası’nı yapıyor.” dedi.
“YÜZDE 50 ORANINDA SUSAM VAR, ÇOK BESLEYİCİ”
Ramazan'da özellikle bitli helva ile birlikte çokça tüketildiğini bildiren Helvacıoğlu, tatılının susam ve özel şerbetten yapıldığını dile getirdi.
Paşa Helvası’nın yüzde 50 oranında susam barındırdığını aktaran Helvacıoğlu, şunları kaydetti:
“İçinde kesinlikle nişasta ya da herhangi bir katkı maddesi bulunmamaktadır. Sadece şerbet ve susam var. İlk önce özel bir şerbetimizi bakır kazanlarda kaynatıyoruz. Sonra soğumaya bırakıyoruz. Bu işlemden sonra susamımızı, şerbetimizle birlikte karıştırıyoruz.”
Kalıplama ve tekrar soğutma işlemi yaptıklarını anlatan Helvacıoğlu, “Ertesi gün kesime hazır hale getirerek kesim yapıyoruz. Özellikle Ramazan aylarında çok büyük bir ilgiye sahip.” ifadelerini kullandı.
“RAMAZAN’DA ÜRETİMİMİZ 40 KAT ARTIYOR”
İftarda tatlı niyetine de tüketildiğini belirten Helvacıoğlu, çay ve Türk kahvesinin yanında da ikram edilebildiğini kaydetti.
Vatandaşların yoğun ilgisiyle birlikte yıl boyunca üretimin sürdüğünü vurgulayan Helvacıoğlu, “500 gramlık paketler halinde kargoya veriyoruz. Ramazan’da normal günlere nazaran 40 kat daha fazla üretim yapıyoruz. Coğrafi işaretli olduğu için bir kültür mirası olarak sayabiliriz.” diye konuştu.




