Kültür ve Turizm Bakanlığı sanatçısı Semih Çelebi, 15 yıl önce başladığı çalışmalarla ahşabı farklı bir boyuta taşıdı. Bursa’nın Nilüfer ilçesinde evinin altındaki atölyesinde üretim yapan Çelebi, altı farklı tekniği bir araya getirerek geliştirdiği “neva” adıyla yeni bir sanat anlayışı ortaya koydu.
Neva tekniğinde ahşap oyma, kakma, marküteri, naht, kıl testere kesimi ve boyama yöntemleri birleşiyor. Çelebi, hem dünyaca ünlü ressamların tablolarını üç boyutlu şekilde ahşaba aktarıyor hem de özgün tasarımlara imza atıyor. Bu yöntemle yapılan eserler yalnızca görsel değil, aynı zamanda dokunsal bir deneyim sunuyor. Gölgelerle kazanılan derinlik ise eserlerin etkisini artırıyor.
KÜLTÜRLERDEN İLHAM ALAN ÖZGÜN BİR İSİM SEÇİLDİ
Sanatçı Çelebi, geliştirdiği tekniğin adını da özenle belirledi. “Neva” kelimesinin Arapçada ahenk ve düzen, Türkçede bir makam, İspanyolcada ise kar tanesi anlamına geldiğini söyleyen Çelebi, “Temizliği, saflığı ve uyumu yansıtması için bu ismi seçtik” ifadelerini kullandı.
Ortaya çıkan bu sanat anlayışının sadece bir oyma ya da kakma olmadığını belirten Çelebi, farklı geleneklerin el işçiliğiyle birleşmesinden doğan bir ahenk taşıdığını vurguladı. Bu nedenle neva tekniğini bir sanat akımı olarak tanımlıyor.

DÜNYADA BENZERİ OLMAYAN BİR TEKNİK
Çelebi, yaptığı araştırmalarda başka bir yerde aynı tekniğin kullanılmadığını belirtiyor. İran ve ABD’de kakma ustaları olsa da altı farklı yöntemi bir arada kullanan başka bir örnek bulunmadığını dile getirdi. “Bu yönüyle tamamen bize özgü bir sanat dalı” ifadelerini kullanan sanatçı, çalışmalarının özgünlüğünü tescil ettirdiğini de hatırlattı.

YILLAR SÜREN EMEKLE KALICI ESERLER
Sanatçı, çalışmalarına başlamadan önce ayrıntılı araştırmalar yapıyor ve organik malzemelerle en kaliteli ağaçları tercih ediyor. Ahşabın doğal renklerinden faydalanırken, gerektiğinde kırmızı ve mavi tonlar için özel emprenye boya teknikleriyle hazırlanan ahşap kullanıyor.
Bazı eserlerin tamamlanmasının bir yıla kadar sürebildiğini aktaran Çelebi, “Amacımız yüzyıllar boyunca kalıcı olacak eserler üretmek” dedi.





