Kolon kanseri hastaları için uygulanan düzenli bir egzersiz programının ölüm riskini önemli ölçüde azalttığı ortaya çıktı.
Uluslararası ölçekte yürütülen kapsamlı bir araştırmaya göre, kemoterapi sonrasında başlayan üç yıllık egzersiz uygulamaları, hastalığın geri dönme olasılığını azaltırken genel yaşam süresini de uzatıyor.
KOLON KANSERİ TEDAVİSİNDE EGZERSİZİN YENİ ROLÜ
Queen’s University Belfast’tan Prof. Dr. Vicky Coyle liderliğinde yürütülen çalışmada, egzersizin sadece fiziksel güç kazandırmakla kalmayıp, kolon kanseri tedavisinin ayrılmaz bir parçası olabileceği vurgulandı. Bu, tedaviyi yalnızca alınan ilaçlardan ibaret görmeyip, yaşam tarzı değişiklikleriyle desteklemenin önemini ortaya koyuyor.
Araştırma kapsamında, 889 hastanın yarısı haftalık birebir koçluk eşliğinde planlanan bir egzersiz programına dahil edildi. Diğer yarısı ise yalnızca sağlıklı yaşam hakkında bilgi içeren broşürlerle desteklendi. Uygulanan program, toplum genelinde tavsiye edilen egzersiz düzeyinin iki katı seviyesinde olacak şekilde tasarlandı. Katılımcılar, haftada üç-dört kez 45-60 dakikalık tempolu yürüyüş gibi orta düzey fiziksel aktiviteler gerçekleştirdi. İlk altı ay haftalık yüz yüze destek alan hastalar, sonrasında ayda bir kez olmak üzere takip edildi.
BEŞ YILLIK SÜREÇTE HASTALIK NÜKSÜNDE AZALMA SAĞLANDI
Araştırma sonuçları, egzersizin yalnızca fiziksel değil, onkolojik sonuçlar açısından da güçlü etkiler yarattığını gösterdi. New England Journal of Medicine'da yayımlanan bulgulara göre, beş yıl sonunda egzersiz yapan hastaların %80’i kanserden tamamen kurtulurken, kontrol grubunda bu oran %74’te kaldı. Bu, hastalığın tekrar etme veya yeni tümör oluşma riskinde %28’lik bir azalma anlamına geliyor.
SEKİZ YILDA ÖLÜM ORANI %37 AZALDI
Araştırma, uzun vadeli etkiler açısından da önemli veriler ortaya koydu. Sekiz yıl sonra yapılan takiplerde, egzersiz programına katılan hastaların yalnızca %10’u hayatını kaybetmişti. Sadece bilgi broşürü verilen grupta ise bu oran %17 olarak kaydedildi. Bu da düzenli fiziksel aktivitenin ölüm riskini %37 oranında düşürdüğünü ortaya koyuyor.
EGZERSİZİN KANSER ÜZERİNDEKİ BİYOLOJİK ETKİLERİ
Bilim insanları, egzersizin kanserle mücadelede neden bu denli etkili olduğunu açıklamaya çalışıyor. Uzmanlar, egzersizin büyüme hormonları, bağışıklık sistemi ve vücuttaki iltihap seviyeleri üzerinde olumlu etkiler oluşturabileceğini düşünüyor. Leicester Üniversitesi’nden Dr. Joe Henson, fiziksel aktivitenin yorgunluğu azalttığını, hastaların genel sağlık durumunu ve fiziksel kapasitelerini artırdığını belirtti. Ayrıca egzersizin kanserle ilgili biyolojik süreçler üzerinde düzenleyici etkileri olabileceğine dikkat çekti.
UYGULAMANIN YAYGINLAŞMASI İÇİN SAĞLIK SİSTEMLERİNE GÖREV DÜŞÜYOR
Kolon kanseri, Birleşik Krallık’ta en sık görülen dördüncü kanser türü olup her yıl yaklaşık 31.800 kişiye teşhis konulmaktadır. Cancer Research UK temsilcisi Caroline Geraghty, bu araştırmanın klinik uygulamalarda dönüşüm yaratabilecek potansiyele sahip olduğunu vurguladı. Ancak, bu etkinin sahaya yansıması için sağlık hizmetlerinde gerekli altyapı, fon ve insan kaynağı yatırımlarının yapılması gerektiğini belirtti.
DİĞER KANSER TÜRLERİ İÇİN DE UMUT IŞIĞI
Bu bulgular, yalnızca kolon kanseriyle sınırlı kalmayabilir. Araştırma ekibi, benzer egzersiz programlarının meme kanseri gibi diğer kanser türlerinde de olumlu sonuçlar doğurup doğurmayacağını araştırıyor. Bu bağlamda, fiziksel aktivitenin onkolojik tedavi süreçlerine entegrasyonu, modern tıpta yeni bir yaklaşımın kapılarını aralayabilir.