Merkez Bankası faiz kararını açıkladı. Piyasa beklentisi ekonomistlere göre 100 baz puan indirim yapacağı ve yüzde 11’e çekeceği yönündeydi. Lakin 150 baz puan indirim yapıldı. Malumunuz yüzde 10.50’ye inmiş oldu. Küresel ekonomi ve finans piyasalarını yakından takip etmek gerekiyor. Bu manada ekonomi hala küresel ortamda stabil hale gelmiş değil. Malumunuz FED, Amerikan Merkez Bankası, Eylül ayı faiz kararında politika faizini 75 puan arttırarak 3- 3,25 aralığına yükseltmişti. En temel gerekçeleri hâlihazırda enflasyon. Arttırmaya da devam edeceğiz eğilimindeler. Zaten bizim Merkez Bankamız da hem Amerika'da hem Avrupa'da enflasyon riskinin yükselme yönünde devam edeceğini öngörüyor. Tahminlerinde Amerikan Merkez bankası ekimde malumunuz FED yani toplanmayacak, 1-2 Kasım’da toplantı var. Son olarak da 13-14 Aralık’ta toplanacaklar, artırım yönünde beklenti var. Lakin bu kararların enflasyonu frenlemesini beklerken resesyon halini körüklediği, ekonomide faiz artırımının doğru olup olmadığı da bu manada tartışılmaya başlandı. Bunu da gözlemliyoruz. Bizde ise malumunuz son 2 toplantıda 200 baz puan düşürülerek yüzde 12’ ye çekilmişti. Bizde de enflasyon yüksek fakat Sayın Cumhurbaşkanı başta olmak üzere Merkez Bankası yönetimi kurulları ve ekonomi, maliye yönetimi, diğer para politikası araçları ve maliye politikası araçlarıyla faizi eşgüdümlü düşürerek ekonominin ve finansın daha sağlıklı, özellikle üretken kesim üzerindeki finansal yükün daha sağlıklı bir zemine düşürülerek oturtuldukça rahatlatılacağını ifade ediyorlar. Bu yönde bir kararlılık izliyoruz. Açıkçası ben de bu yönde haklı çıkılmasını ümit diyorum, arzu ediyorum. Faizin genel ekonomi ve finans piyasaları üzerinde ciddi bir yük olduğunu ve üreten kesimi caydırdığını düşünüyorum. Özet olarak alınan kararı yüzde 12’den 150 baz puan düşürerek Merkez bankasının yüzde 10.50’ye çektiğini ifade edebiliriz. Gelecek ayda indirip tek haneye düşürüp faizi indirim döngüsünün durdurulacağını ifade etti Merkez Bankası. Bu arada Merkez Bankasının açıklamalarının ayrıntılarını iyi tahlil etmek lazım. Kredi, teminat ve likitide politika adımları, para politikası aktarım mekanizmasının etkinliğinin güçlendirilmesi, adımları devam edileceğine, vurgu yapılmış. Azalan dış talebe dikkat edilmesi hususu, jeopolitik risklerin devam ettiği hususu, Amerika ve Avrupa'da resesyonun devam ettiği hususu, yüksek enflasyonun Amerika ve ABD’de devam edeceği hususu ön plana çıkarılmış. Yılın ikinci yarısında resesyonla birlikte dış talepteki azalma ile birlikte daha düşük bir büyüme seyri izleneceği ifade edilmiş. Resesyonun jeopolitik risklerin ve savaş ortamının ortadan kalktıktan sonra ekonomik stabilizasyonla birlikte dezenflasyonist sürecin başlayacağı ifade edilmiş.