2026’ya doğru ilerlerken iş dünyasında genç kuşakların etkisi hızla artıyor. Y, Z ve Alfa kuşağı, liderlik tanımını değiştirirken, şirketlerin stratejik öncelikleri de yeniden şekilleniyor. 2034’e kadar işgücünün yüzde 80’ini oluşturması beklenen bu kuşak, iş dünyasından beklentileriyle yönetim ve üretim dinamiklerinde küresel bir eksen kaymasına yol açıyor.
ÇOK KUŞAKLI İŞ ORTAMI YENİ FIRSATLAR SUNUYOR
Türkiye’de de beş kuşağın bir arada çalıştığı bir ortam mevcut. BMI Business School Yönetici Ortağı Dr. Emirhan Altunkaya, Baby Boomer kuşağının stratejik danışmanlık ve yönetim kurullarında deneyimle varlık gösterdiğini, X kuşağının orta ve üst yönetimde istikrar sağladığını belirtiyor. Y kuşağı kritik yönetim rollerinde etkili olurken, Z kuşağı genç yöneticiliğe hızla ilerliyor. Alfa kuşağı ise üniversite eğitimini tamamlayarak iş yaşamına adım atıyor. Bu çok kuşaklı yapı, kurumlar için bilgi akışı ve sinerji potansiyeli sunuyor.

LİDERLİK ANLAYIŞI YENİDEN TANIMLANIYOR
Genç kuşakların yükselişi, insan odaklı iletişim, dijital yetkinlik ve güçlü kurum kültürü liderliğini ön plana çıkarıyor. Dr. Altunkaya, 2026 ve sonrası dönemde şirketlerin teknik beceriler kadar insan yönetimi ve çalışan deneyimini merkeze alan liderlik davranışlarını stratejik öncelik haline getireceğini vurguluyor. Genç çalışanlar için iş, anlam ve etki yaratma platformu niteliği taşıyor; şeffaf iletişim ve sürekli geri bildirim beklentisi zorunlu hale geliyor.
İNSAN YÖNETİMİ VE KÜLTÜR LİDERLİĞİ ÖN PLANDA OLACAK
Dr. Altunkaya, liderlerin güven veren koçvari iletişim, veri temelli karar alma ve yapay zeka entegrasyonu ile değerleri davranışa dönüştürme yetkinliklerini geliştirmesi gerektiğini belirtiyor. 2026–2028 döneminde en büyük yetkinlik açığının insan yönetimi, iletişim ve kültür liderliği üçgeninde ortaya çıkacağı öngörülüyor. BMI Business School, şirketlere liderlik gelişimi, yönetici akademileri ve organizasyonel gelişim programlarıyla bu dönüşüme uyum sağlamasında destek oluyor.



