Benim isteğim birçok kişiyi uzaktan yakından ilgilendirmeyebilir. Ama bir hakim olarak, sonrasında bir kurum avukatı ve serbest avukat olarak Kütahya Barosu’nun duayen üyelerinden merhum Avukat babam Hüsamettin Alpagut’un hayattaki tek oğlu olarak bir ricamı mutlaka yeni Kütahya Barosu Başkanımız Av. Edip İlkay Sunay ve mesai arkadaşları Av. Eda Eğmir Yüceer, Av. Özcan Tunç, Av. Emel Karagöz Altınsoy, Av. Murat Karakoç, Av. Dilek Aslan, Av. Esin Özak Sezengöz, Av. Reyhan Toker Atlı, Av. Tuğba Gülsüm Karaca, Av. Recep Aydın ve Av. Nihat Solmaz kardeşlerim mutlaka değerlendireceklerdir. Ben aynı konuda dileğimi sevgili dostum, eski Baro Başkanımız Av. Ahmet Atam Bey’den de istirham etmiştim ama yoğun çalışmaları nedeniyle gerçekleştirememiş olabilirler.

Bu küçük ricam şudur; Kütahya Barosu, ülkemizdeki barolar içinde saygınlık, gösterdiği her alandaki çabalar, tüm etkinliklere katılması ve yerinde yüreğini ve elini taşın altına sokmasını bilen değerli bir Kurumdur. Bunu her zaman takdirle karşıladığımı ifade etmek isterim.

Yıllar öncesinde bir kez Kütahya Barosu bir albüm çıkarmıştı. Bu albümde başta hizmet veren Baro Başkanları olmak üzere, tüm baro üyelerinin birer fotoğrafı, adresleri, kimlik bilgileri yer alıyordu. Bu albümden bir tane de bende var. Ama Tavşanlı’da. Ben bir süredir İzmir’de olduğumdan birçok kitabım ve diğerleri Tavşanlı’daki evimde. Dolayısıyla bu albümden de bir süredir ayrıyım desem doğru olur.

Ama kişisel görüşümdür; bu albüm kesinlikle daha güzel bir albüm olarak yeniden düzenlenebilir. Dizayn edilebilir. Zenginleştirilebilir. Yeni bilgiler eşliğinde baro ailesine yeniden sunulabilir. Yeni bir albüm hazırlanacaksa bir kere her avukatın mutlaka bir fotoğrafına ulaşılabilmelidir. Teknoloji çağındayız. Merhum olsun, yaşayan olsun tüm baro üyelerinin fotoğraflarını bir yerlerden çıkarmak artık sorun değildir. Yeni albüm düşünülüyorsa sağ olsun olmasın tüm üyelerin fotoğraflı özgeçmişleri bu albümde mutlaka yer almalıdır. Hatta avukatlık dışında daha önce ne yaptıkları dahi belirtilebilir. Böyle bir albüm iddia ediyorum, Kütahya Barosu’nu taçlandıracaktır. Gelecek kuşaklara kadar ulaşacaktır. Bir Baro için bundan güzel sosyal bir etkinlik düşünülemez. Her hukukçu bireyi böyle bir albümü evinin baş köşesinde mutlaka bulundurmaktan mutluluk duyacaktır. Şimdi yeni baro yönetiminden bu konuda da bir mesai ricasında bulunuyorum. Baromuz nasıl sosyal, ekonomik ve kültürel alanlarda üzerine düşeni her vesileyle yapıyorsa bu konuda da yapmalıdır derim. En azından merhum babam hakkında bugün tek bilgi verebilecek kişi olarak hayatta ben kaldım. Benim de dünyadaki misafirliğimin nihayet bir sınırı var. Benden sonra evlatlarım bu konuda ne derecede yardımcı olabilir bilemem.

Kütahya Barosu Başkanı Av. Edip İlkay Sunay’ın ifade ettikleri gibi gerçekten genç avukatlarla yaşını başını almış avukatlar arasında köprü olmuştur. Bağları güçlendirmiştir. Birlik ve beraberliği tavan yapmıştır. Bunu her Baroda görmek mümkün değildir. Kütahya Barosu ki 47. dönemini idrak etmektedir, tüm kurullarında tecrübesiyle, deneyimiyle gençliğin gerçekten sayın başkanın ifadesiyle dinamizmini harmanlamış, üyesi meslektaşlarının sorunlarına eğilebilen, çözüm üreten, çoğulcu, katılımcı ve daha önemlisi demokrasiye sıkı sıkıya bağlı köklü bir barodur.

Gerçekten Kütahya Barosu bir çınardır. Meslektaşlarının özverili çalışmaları, fedakârlıkları ile dimdik ayakta kalmasını bilmiştir. Bunu, Türkiye Barolar Birliği Başkanımız Av. Erinç Sağkan da belirtmektedir. Yeni başkanımız Av. Edip İlkay Sunay’dan önceki sevgili Av. Ahmet Atam ki halen Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu Üyesidir, sevgili dostum da zaman zaman bunu ifade etmiştir.

Ben ailemizdeki 7 hukukçu yüzünden maalesef baba mesleğini seçmedim. “Bir aileye 7 hukukçu çok” dedikleri için. Bazen” iyi de yapmışım” dediğim olmuştur. Ben de Sayın TBB Başkanı’nın ifade ettiği gibi özellikle avukatlık mesleğinin çok güzel bir meslek olduğuna inanıyorum. Ama Sayın TBB Başkanının ifadeleri doğrultusunda bu kutsal mesleğin yolu yordamının ne olduğunu, iyi bir eğitim almanın tek başına yeterli olup olmadığını, alınan eğitimin niteliği ve içeriğinin nasıl olması gerektiğini anlamış da değilim. Bence de daha eksik kalan bazı şeyler var. Ama bunları mutlaka bulacağız ve mükemmele doğru biraz daha yaklaşacağız ümidindeyim.

Ama “toplumun gerçekten avukatlara ihtiyacı varsa, yaşatmaya da mecburiyeti vardır” ifadeleri anlamlıdır. Merhum, Kütahya Barosu’nun duayenlerinden babam Av. Hüsamettin Alpagut ki Acıpayam, Çal, Kadirli, Ceyhan, Simav hâkimiydi, yıllarca kurum avukatlığı ve serbest avukatlık yaptı, zaman zaman bir araya geldiğimizde hep meslekte çırak kaldığını, kalfalığı bırakın usta dahi olamadığını itiraf edecek kadar tevazu sahibiydi. Hukukun engin bir umman olduğunu düşünürdü.

KINA KINA

Bildiğim kadarıyla merhum babam Tavşanlı’nın ilk avukatıdır. Davavekili ve arzuhalcilerin insanlara hukuki konularda yol gösterdiği bir dönemde Tavşanlı’da göreve başlamıştır. Bir hukukçunun, avukat olsun, hâkim olsun, c. savcısı olsun arkada bıraktıklarında en büyük değerin şeref ve namus, dürüstlük ve adalet olduğunu söyleyip bu fani âleme veda etmiştir. Sevgili yeni baro yönetiminin naçizane kaleme aldığım albüm konusunda gereken hassasiyeti göstereceğine inanıyorum.

Muhabir: Kullanıcı bulunamadı.