Akademisyenler, dağların zirvesinde endemik bitkilerin peşinde
El değmemiş doğasıyla dikkat çeken bölge, ilkbahar ve yaz aylarında yüzlerce bitki türüne ev sahipliği yaparak botanikçilerin ilgi odağı oluyor. Bu doğal zenginlik, farklı üniversitelerden gelen akademisyenlerin sahada araştırmalar yapmasına da olanak tanıyor.
Yılın belirli dönemlerinde gerçekleştirilen bu çalışmalar kapsamında dağlar, yaylalar ve ovalar tek tek inceleniyor. Özellikle 3 bin metre rakıma sahip dağlık bölgeler, endemik bitki türlerini keşfetmek isteyen akademisyenlerin rotasında yer alıyor. Arazi çalışmalarını rehberler eşliğinde gerçekleştiren uzmanlar, araçlarla dağ eteklerine ulaşıp zorlu patikalardan zirveye tırmanıyor.
Bitki örneklerini topladıktan sonra, bu bitkiler doğal ortamlarında fotoğraflanıyor ve presleme yöntemiyle korunuyor. Ardından laboratuvar ortamında detaylı incelemeler yapılarak bitkilerin türleri ve endemik olup olmadıkları belirleniyor.
Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi Ereğli Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü’nden Prof. Dr. Metin Armağan, yaptıkları araştırmalarda önemli verilere ulaştıklarını belirtti. Armağan, “Yalnızca bir menekşeyi ararken çok sayıda farklı tür keşfettik. Bölgenin florasında yaklaşık 2 bin 200 çiçekli bitki tanımlanmış durumda ve her geçen gün bu sayı artıyor. Bu türlerin yaklaşık beşte biri endemik” ifadelerini kullandı.
Çalışmalar sırasında yalnızca 2 metrekarelik bir alanda 5 farklı lokal endemik türe rastladıklarını aktaran Armağan, “Akşam Yıldızı, Kalan Nakılı ve Çan çiçekleri gibi türlerle karşılaştık. Bu, bu bölgedeki biyoçeşitliliğin ne kadar zengin olduğunun göstergesidir” dedi.
Rakım arttıkça bitkilerin habitat tercihlerinin de değiştiğini vurgulayan Armağan, araştırmaların 3 bin rakıma kadar sürdüğünü söyledi.
Selçuk Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Burcu Yılmaz Çıtak da ilk kez katıldığı bu araştırma sürecini “eşsiz bir deneyim” olarak tanımladı. Çıtak, “Bölgedeki bitki çeşitliliğini literatürden biliyordum ancak sahada bu zenginliği birebir gözlemlemek çok etkileyici oldu. Farklı familyalara ait bitkiler burada bir arada bulunuyor” dedi.
Akademisyenlerin bu çalışmaları, bölgedeki endemik türlerin kayıt altına alınması, korunması ve gelecek nesillere aktarılması açısından büyük önem taşıyor.
