Yaş ilerledikçe vücudun çalışma düzeni, sindirim süreci ve birçok besine verdiği reaksiyon değişiyor. Uzmanlar, özellikle “sağlıklı atıştırmalık” olarak görülen kuruyemişlerin her yaş grubu için aynı etkiyi göstermediğini vurguluyor.

Kuruyemişler; sağlıklı yağlar, lifler ve vitaminler açısından zengin olsa da bazı türleri yaşlı bireylerde farklı sağlık risklerine yol açabiliyor. Organ fonksiyonlarının zayıflaması, kullanılan ilaçların çeşitlenmesi ve metabolizmanın yavaşlaması bu riskleri daha da artıran unsurlar arasında.

Son dönemde yayınlanan uyarılarda, yaşlıların tamamen kaçınması ya da kontrol altında tüketmesi gereken altı kuruyemiş türü öne çıkıyor. Bu liste hem sindirim sistemi hem de kalp, böbrek ve karaciğer sağlığı açısından önemli ipuçları taşıyor.

Yaşlıların Uzak Durması Gereken 6 Kuruyemiş Açıklandı 1

ACI BADEM: SİYANÜR RİSKİ NEDENİYLE EN TEHLİKELİ SEÇENEK

Acı badem, barındırdığı amigdalin maddesi nedeniyle uzmanların en çok uyardığı kuruyemişlerden biri. Bu madde çiğ tüketildiğinde vücutta siyanüre dönüşebiliyor ve özellikle yaşlılarda ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor.

Yaş ilerledikçe karaciğer ve böbreklerin toksinleri işleme kapasitesinin azalması, siyanür etkisini daha tehlikeli hale getiriyor. Mide bulantısı, baş dönmesi ve solunum güçlüğü gibi bulgular daha hızlı ortaya çıkabiliyor. Bu nedenle uzmanlar çiğ acı bademin kesinlikle tüketilmemesi, bunun yerine işlem görmüş tatlı bademlerin tercih edilmesi gerektiğini vurguluyor. Acı bademin içerdiği doğal toksinler, yaşlı bireylerin savunma mekanizmasını zorlayan bir risk oluşturuyor.

YER FISTIĞI: AFLATOKSİN VE İLTİHAP TETİKLEYİCİ ETKİLER

Yer fıstığı, günlük hayatta en çok tüketilen kuruyemişlerden biri olsa da yaşlılar için bazı sakıncalar barındırıyor. Uygun olmayan depolama koşullarında aflatoksin üretebilen bu besin, karaciğer üzerinde ek yük yaratıyor. Aflatoksinlerin uzun vadede karaciğer hasarını artırabileceği biliniyor.

Ayrıca yer fıstığının yüksek omega-6 yağ asidi içeriği, vücutta iltihaplanmayı tetikleyebiliyor. Bu durum özellikle artrit gibi eklem rahatsızlıkları bulunan yaşlılarda şikâyetleri artırabiliyor. Tİcaret amaçlı kavrulmuş ve tuzlanmış ürünlerde ise sodyum miktarı oldukça yüksek. Bu da tansiyonun yükselmesine ve kalp sağlığının olumsuz etkilenmesine yol açabiliyor.

Uzmanlar, yer fıstığının yaşlı bireylerde ölçülü ve dikkatli tüketilmesi gerektiğini, hatta bazı durumlarda tamamen kaçınılmasının daha güvenli olabileceğini belirtiyor.

MACADAMİA FINDIĞI: YÜKSEK KALORİYLE KONTROLSÜZ KİLO ARTIŞI

Macadamia fındığı sağlıklı yağlar bakımından zengin olsa da oldukça yüksek kalori içeriyor. Az miktarı bile enerji açısından yoğun olan bu kuruyemiş, metabolizması yavaşlayan yaşlılarda hızlı kilo artışına neden olabiliyor.

Kilo artışı yalnızca fiziksel hareketliliği azaltmakla kalmıyor; kolesterol düzeylerinin yükselmesine, kalp-damar sağlığının zorlanmasına da yol açabiliyor. Ayrıca macadamia fındığının çoğu zaman tuzlu, şekerli ya da çikolatalı kaplamalarla satılması da riskleri katlıyor.

H3N2 virüsü hızla yayılıyor: Türkiye için uyarı yapıldı
H3N2 virüsü hızla yayılıyor: Türkiye için uyarı yapıldı
İçeriği Görüntüle

Bu kaplamalar hem kan şekeri dengesini bozuyor hem de sodyum yükünü artırıyor. Uzmanlar, macadamia fındığının yaşlı bireyler tarafından dikkatle sınırlandırılması gerektiğini ifade ediyor.

ÇAM FISTIĞI: OKSİDASYON, ‘METAL TAT’ VE İLAÇ ETKİLEŞİMİ RİSKİ

Besleyici değeri yüksek olmasına rağmen çam fıstığı, hassas yapısı nedeniyle kolay bozulabilen bir kuruyemiş. Oksidasyona uğradığında zararlı bileşikler ortaya çıkabiliyor ve bu durum hem iltihaplanmayı hem de kardiyovasküler stresin artmasını tetikleyebiliyor.

Bazı kişilerde görülen “metal tat” olarak bilinen çam ağzı sendromu ise günlerce sürebiliyor. İştah kaybına yol açtığı için yaşlıların beslenme düzenini bozma riski oldukça yüksek. Çam fıstığının bazı ilaçlarla etkileşime girebileceği yönündeki uyarılar da dikkat çekiyor. Bu nedenle uzmanlar, çam fıstığının yaşlı bireylerde ölçülü tüketilmesini ve beklenmeyen etkiler görüldüğünde uzak durulmasını öneriyor.

İŞLENMİŞ KURUYEMİŞLER: TUZ, ŞEKER VE KATKI MADDELERİYLE ARTAN TEHLİKE

Uzmanlara göre yaşlıların en çok uzak durması gereken grup, işlem görmüş kuruyemişler. Tuzlanmış, şekerle kaplanmış, çikolata veya balla karıştırılmış ürünler doğal hallerinin çok ötesinde bir sodyum ve şeker yükü taşıyor.

Yüksek sodyum tansiyonu yükselterek kalp sağlığını tehlikeye atarken, yüksek şeker ise özellikle diyabet hastalarında kan şekeri dalgalanmalarına neden olabiliyor. Yapay aroma ve koruyucuların yaşlıların hassas sindirim sistemini tahriş etmesi de sık görülen bir durum. Bu nedenle uzmanlar, yaşlı bireylerin mümkün olduğunca çiğ ya da hafif kavrulmuş, katkısız kuruyemişleri tercih etmesini öneriyor.

Kuruyemiş seçerken tazelik, katkı maddesi içermemesi ve porsiyon kontrolü yaşlılar için daha büyük önem taşıyor.

Kaynak: Haber Merkezi