Yeşilçam döneminin üretken yönetmenlerinden Aram Gülyüz, yönetmen, yapımcı ve senarist kimliğiyle Türk sinemasına farklı bir bakış açısı kazandırdı. 1931 yılında İstanbul Şişli’de doğan Gülyüz, 1 Eylül 2018’de hayatını kaybetti. Arkasında 140’tan fazla film ve dizi bırakan sanatçı, sinemaya olan bağlılığıyla unutulmazlar arasına girdi.
Lise yıllarının ardından İngiltere’ye giden Gülyüz, dünyaca ünlü Electric and Musical Industries (EMI) şirketinin temsilciliğinde televizyon eğitimi aldı. Dört yıllık bu eğitim, onun görsel sanatlara duyduğu ilgiyi pekiştirdi. Kore’de askerlik ve tercümanlık yaptığı sırada tanıştığı yönetmen Halit Refiğ’in önerisiyle 1958’de sinema sektörüne adım attı.
Sinemaya adım atışı ve ilk filmleri
Aram Gülyüz, 1958’de Metro Film şirketini kurarak yapımcılığa başladı. İlk projesi, Türk-Alman ortak yapımı “İstanbul Macerası” oldu. Filmde Sadri Alışık, Orhan Günşiray ve Öztürk Serengil gibi oyuncular yer aldı. Yönetmenlik kariyerine ise 1960 yılında kendi yazdığı “Sensiz Yıllar” filmiyle başladı.
1961’de “Aşk ve Yumruk”, 1963’te ise başrollerinde Çolpan İlhan ve Öztürk Serengil’in bulunduğu “Temem Bilakis” filmlerini çekti. Gülyüz, bu yapımların ardından kariyerinde hızla yükseldi ve dönemin en çok üretim yapan yönetmenlerinden biri oldu.
Sesli çekimlere öncülük etti
Türk sinemasında dublaj yerine doğrudan sesli çekim yapan ilk yönetmen olan Gülyüz, sinema dilinde yeni bir dönemin kapısını araladı. Ayrıca Türker İnanoğlu’nun yapımcısı olduğu çok sayıda televizyon dizisinin yönetmenliğini üstlendi. 1965 yılında ise tek başına 15 film çekerek Yeşilçam’da bir rekora imza attı.
“Ayşecik” serisinin yanı sıra “Yasemince”, “Tatlı Kaçıklar”, “Uğurlugiller” ve “Bir Demet Kahkaha” gibi dizilere imzasını attı. 2014’te vizyona giren “Zaman Makinesi 1973” filmi ise onun son yönetmenlik çalışması oldu.
Sinema onur ödülü ve mirası
Aram Gülyüz, 2017 yılında İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından verilen Sinema Onur Ödülü ile onurlandırıldı. 2018’de yaşamını yitiren yönetmen, sade bir törenle Şişli Ermeni Mezarlığı’na defnedildi.
Hayatı boyunca Alfred Hitchcock, Blake Edwards, Billy Wilder ve Woody Allen gibi ustalardan ilham alan Gülyüz, kendi özgün tarzını geliştirerek Türk sinemasında kalıcı bir iz bıraktı. Onun imzasını taşıyan yapımlar, Yeşilçam’ın hafızasında önemli bir yere sahip olmaya devam ediyor.





