Sosyal medya platformları, insanların günlük yaşamlarının bir parçası haline gelmiş durumda. Ancak uzmanlara göre bu durum, psikolojik açıdan ciddi riskleri de beraberinde getiriyor. Özellikle “tek taraflı ilişkiler” olarak tanımlanan, bireylerin tanımadıkları fenomenlere ya da içerik üreticilerine yoğun duygusal bağ kurmaları giderek yaygınlaşıyor.

Göz tansiyonunda erken teşhis kalıcı körlüğü önlüyor
Göz tansiyonunda erken teşhis kalıcı körlüğü önlüyor
İçeriği Görüntüle

Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi (ASBÜ) Psikoloji Bölümü Ana Bilim Dalı Başkanı ve Bilişsel Davranışçı Psikoterapiler Derneği Başkanı Prof. Dr. Hakan Türkçapar, bu tür ilişkilerin giderek daha fazla kişiyi etkilediğini belirtiyor. Türkçapar’a göre sosyal medyada paylaşılan “mükemmel hayat” imajı, birçok kişide yetersizlik duygusunu tetikliyor ve sağlıksız duygusal bağlara neden oluyor.

TEK TARAFLI BAĞLAR GERÇEK İLİŞKİLERİN YERİNİ ALIYOR

Prof. Dr. Türkçapar, özellikle gençlerin sosyal medya fenomenlerine karşı geliştirdiği karşılıksız sevgi ve aidiyet duygusunun giderek tehlikeli bir hal aldığını ifade ediyor. Bu tür bağlar, bireyin gerçek sosyal ilişkilerden uzaklaşmasına ve yalnızlaşmasına yol açıyor.

Türkçapar, “Sosyal medyada kurulan bu tek taraflı ilişkiler, bir tür hayal dünyası yaratıyor. Kişi, gerçekte tanımadığı birine duygusal yatırım yapıyor ve bu, zamanla bağımlılık haline gelebiliyor. Gerçek ilişkilerde yaşanması gereken duygusal etkileşim, sanal bir ortamda tek yönlü yaşanıyor,” diyor.

Uzman, bu durumun özellikle ergenlik dönemindeki bireylerde kimlik karmaşası ve özgüven sorunlarını artırdığını belirtiyor.

SAĞLIKSIZ DUYGUSAL BAĞLAR DEPRESYONA YOL AÇABİLİYOR

Sosyal medya üzerinden kurulan tek taraflı ilişkiler, uzun vadede ciddi psikolojik sonuçlar doğurabiliyor. Prof. Dr. Türkçapar, “Kişi karşısındaki fenomeni tanımadığını bilse bile, sürekli etkileşim hissi onun beyninde gerçek bir bağ kuruluyormuş algısını oluşturuyor. Bu da reddedilme, değersizlik ve yalnızlık hislerini derinleştiriyor,” ifadelerini kullanıyor.

Uzmanlara göre, duygusal tatminsizlik, depresyon, sosyal kaygı bozukluğu ve benlik algısında bozulma bu tür ilişkilerin en sık görülen sonuçları arasında yer alıyor. Ayrıca sürekli olarak ‘kusursuz’ yaşamları izlemek, kişide “ben neden böyle değilim” düşüncesini güçlendiriyor ve kıyaslama döngüsünü pekiştiriyor.

SOSYAL MEDYADA GERÇEKLİK ALGISI NASIL KORUNUR?

Prof. Dr. Türkçapar, bireylerin sosyal medya kullanımında duygusal sınır koymayı öğrenmeleri gerektiğini vurguluyor. Sosyal medya içeriklerinin çoğunun kurgu olduğunu hatırlatmak, gerçeklik duygusunu korumak açısından önemli.

“Gerçek yaşamda ilişkiler karşılıklıdır. Sosyal medyada kurulan bağlar ise çoğu zaman tek yönlüdür. Bu farkı fark edebilmek, psikolojik sağlığın korunması açısından çok değerli,” diyen Türkçapar, özellikle ebeveynlerin çocuklarının dijital dünyadaki etkileşimlerini yakından izlemeleri gerektiğini belirtiyor.

Uzmanlar ayrıca sosyal medya kullanım süresinin sınırlandırılması, gerçek sosyal etkileşimlerin artırılması ve fiziksel aktivitelerin günlük yaşama dahil edilmesinin psikolojik dengeyi güçlendirdiğini ifade ediyor.

Kaynak: AA