Trakya Üniversitesi Doğal Afet Yönetimi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mehmet Ali Kaya, güvenli yapıların inşa edilmesinde kentsel dönüşümün önemli rol oynadığını söyledi.
Türkiye’nin Alp-Himalaya deprem kuşağında bulunan bir deprem ülkesi olduğunu hatırlattı.
Türkiye’de meydana gelen depremlerin çoğunluğunun yeryüzüne yakın yerlerde sığ depremler olduğunu belirten Kaya, “Bizim depremler çoğunlukla 20 kilometreden daha sığ. Bundan dolayı depremlerden çok hızlı bir şekilde etkileniyoruz. Deprem dalgaları birkaç saniyelik bir süreç içerisinde yeryüzüne ulaşıyor ve afete dönüşüyor.” dedi.
Yapıların güvenli olup olmadığı araştırılmalı
Prof. Dr. Kaya, depreme dayanıklı binaların can ve mal kayıplarının önüne geçtiğini söyledi.
“Depreme karşı yapabileceğiniz en iyi şey, depreme dirençli yapılar üretmektir.” diyen Kaya, şunları kaydetti:
“Bizim en büyük sıkıntımız bu. Depreme dirençli yapılar yapıp içinde yaşarsak bir sorunumuz kalmayacak. Ev, iş yeri ve kamu binaları olmak üzere böyle olmalı. Var olan yapıları incelerken iki türlü yöntem var. Birincisi yapıdan numune alınıp incelenmesi, ikincisi ise yapı radarı gibi yöntemlerle kolon ve kirişleri incelemek şeklinde. Bu tekniklerden hangisinin kullanılacağına vatandaş veya görevliler karar verecektir. Bu tekniklerle yapıların güvenli olup olmadığı araştırılması gerekli.”
Kaya, depremden etkilenen bir ülke olarak Türkiye’nin iyi bir deprem yönetmeliğini ortaya koyup uygulaması gerektiğini de sözlerine ekledi.