Göçebe otobüsüyle türk dünyasını dolaştılar
Anne tarafından Kırgızistan asıllı olan İdil Duran ve eşi Burak Duran, atalarının doğduğu toprakları görmek için çıktıkları uzun yolculukta, Türkiye’den başlayıp yaklaşık iki buçuk ayda 16 bin kilometre yol kat etti. Üstelik bu seyahati, 1982 model klasik bir O302 Mercedes otobüsü olan “Göçebe Otobüsü” ile gerçekleştirdiler.
Çift, evlerini de haline getirdikleri bu karavanla Türkiye, Gürcistan, Azerbaycan, Kazakistan ve Kırgızistan’ı dolaşarak tarihi ve kültürel birçok mekânı ziyaret etti. Yolculuk süresince yaşadıklarını “Oralarnereler” adlı sosyal medya hesaplarından takipçileriyle paylaştılar.
Seyahatlerinin en anlamlı duraklarından biri, Kazakistan’ın başkenti Astana’da düzenlenen 5. Dünya Göçebe Oyunları oldu. Burada Kazakistan hükümetinin davetiyle katılan çift, bu organizasyon sayesinde Türk dünyasının ortak kültürünü yerinde deneyimleme fırsatı buldu.
Bozkırda düşünce ve coşku dolu anlar
Burak Duran, yolculuk boyunca “Neşet Ertaş’ın şarkılarını dinleyerek yolları geçtik” diyerek, Kazakistan’daki bozkırın büyüleyici atmosferinden söz etti. “Orası çöl değil, bozkır. O sonsuz boşluk içinde yol alırken hayatın döngüsü aklınıza geliyor. Mezarlıklar farklı, kubbeli ve tarih dolu.” dedi.
Duran çifti, yol boyunca hiç korkmadıklarını ve atalarının at sırtında gittiği topraklara dört tekerlekle gitmenin kendileri için kolay olduğunu vurguladı.
Ata topraklarıyla bağlarını güçlendirdiler
Yolculuk sırasında Türkistan’da Hoca Ahmet Yesevi Türbesi’ni ziyaret ederek derin duygular yaşadılar. Ayrıca Tanrı Dağları eteklerinde geleneksel keçe çadır
“boz üy”de yemek yapma ve atlarla uzun bir yolculuk yapma deneyimini yaşadılar.
İdil Duran, anne tarafının 1954’te Kırgızistan’dan Türkiye’ye göç ettiğini, baba tarafının ise Tataristan kökenli olduğunu anlatarak, “Türk dünyası seyahati bizim için maddi ve manevi anlam taşıyor. Türkler olarak biriz ve bu bağı unutmamalıyız.” dedi.
Karşılıksız yardım ve samimi karşılamalar
Kazakistan’da karavan arızalandığında, sadece Türk olmaları nedeniyle yabancılardan karşılıksız yardım gördüklerini belirten İdil Duran, “Bizi tanımıyorlardı ama Türkiye’den geldiğimiz için destek oldular. Bu yolculukta biz değil, tüm Türk dünyası vardı.” ifadelerini kullandı.
Yol boyunca birçok yerde şeker atılarak, deve sütü, kımız ve at etiyle ağırlandılar. Coşkulu karşılamalar, karavan yolculuğunu masalsı bir deneyime dönüştürdü.
Zorlu dağ yolları ve kavuşma anı
Dağ yollarının zorluğuna rağmen hedeflerine ulaştıklarını anlatan Duran, “Annemin dedesi Kırgızistan’da kahramanmış. Onun köyüne gitmek istedik. Devlet dağ yollarına otobüsü kabul etmedi ama taksiyle uzun bir yol kat edip sonunda oraya vardık.” dedi.
Orada akrabalarıyla buluşup hasret giderirken sosyal medyada büyük duygusal tepkiler aldılar. İnsanlar, “Siz bizim için gezdiniz, biz de sizinle birlikte gördük” gibi yorumlarla ortak kültürün önemini vurguladı.