GAZZE’DE İNSANİ KRİZ DERİNLEŞİYOR
Gazze Şeridi, İsrail’in uyguladığı sıkı abluka nedeniyle ciddi bir insani krizle karşı karşıya. Bölgeye giden tüm kara yolları kapatılmış, yardım tırlarının geçişi engelleniyor ve bu durum, binlerce insanın açlık ve susuzlukla mücadele etmesine yol açıyor. Uluslararası yardım kuruluşlarının faaliyetleri de büyük ölçüde kısıtlanırken, insani durum gün geçtikçe kötüleşiyor.
İsrail’in abluka politikası, sadece doğrudan saldırılarla değil; temel ihtiyaçların ulaştırılmasının engellenmesiyle de Gazze halkını hedef alıyor. Bu uygulamalar, pek çok sağlık sorununu beraberinde getirirken, gazetecilerin de görev yapmasını son derece zorlaştırıyor.

GAZZE’DE GAZETECİLER ZOR DURUMDA
Gazze’de görev yapan gazeteciler, saldırıların yanı sıra açlık ve yetersiz beslenme ile de mücadele ediyor. Fransız Haber Ajansı’nın serbest foto muhabiri Beşar Taleb, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, “Artık haber yapacak gücüm kalmadı. Vücudum zayıf düştü, yürüyemiyorum” diyerek yaşadığı fiziksel ve psikolojik zorlukları paylaştı.
Taleb’in paylaşımlarında, ağabeyinin de açlık nedeniyle bayıldığı bilgisi yer alıyor. Bu durum, ablukanın ne denli hayati tehditler oluşturduğunu ortaya koyuyor. Gazeteciler, sadece saldırılardan korunmakla kalmıyor, aynı zamanda yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamakta da büyük güçlük çekiyor.
AFP ÇALIŞANLARINI TAHLİYE ETME KARARI ALDI
Uluslararası Haber Ajansı AFP, Gazze’deki çalışanlarını açlıktan ölme riski nedeniyle tahliye etmeye karar verdi. Bu karar, bölgedeki insani durumun ne kadar kritik olduğunu gözler önüne serdi.
Gazze’de yaşanan bu insani felaket, uluslararası toplumun dikkatini çekmeye devam ediyor. Abluka ve sınır kapamalarının devam etmesi halinde, bölgedeki kriz derinleşerek büyüyecek. İnsan hakları örgütleri, İsrail yönetimini sorumluluk almaya ve temel insani ihtiyaçların karşılanmasına izin vermeye çağırıyor.
Gazze’de abluka altında kalan halk, ağır insani şartlarla mücadele ediyor. Bu zorluklar sadece sivilleri değil, görev yapan gazetecileri de etkiliyor. Beşar Taleb’in “Artık haber yapacak gücüm kalmadı” sözleri, bölgedeki krizin vahametini bir kez daha ortaya koyuyor. Dünya kamuoyunun bu duruma duyarlılık göstermesi ve çözüm için adım atması kritik önem taşıyor.






