Bilecik'in Pazaryeri ilçesinde, emekli olduktan sonra gençliğinde babasından öğrendiği dokumacılığa başlayan Hüseyin Özgök, köyündeki küçük atölyesinde eski giysilerin iplerini kullanıp yolluk ve kilim imal ediyor.
Bozüyük ilçesinde uzun yıllar fabrikalarda işçi olarak çalıştıktan sonra 2011 yılında emekliye ayrılan 59 yaşındaki Özgök, Pazaryeri ilçesine bağlı Karaköy'deki babaevinde bulunan atölyesinde 12 yıldır dokumacılık yapıyor.
Özgök, müşterilerinin getirdiği örgü kazak, hırka, yelek gibi giysiler ile kumaşların atölyede eşi tarafından çıkrıkta sarılmasının ardından tezgahta farklı renk ve desenlerde yolluk ve kilim dokuyor.
Metre hesabı çalışan Özgök, 40 metrekarelik atölyesinde tamamladığı siparişleri müşterilerine teslim ediyor.
Hüseyin Özgök, emekli olduktan sonra gençlik hayalini gerçekleştirmek için Karaköy'deki dokuma atölyesinde 1960'lı yıllardan kalma tezgahlarda çalışmaya başladığını söyledi.
Askerden döndüğü 1982'den itibaren hem fabrikada çalıştığını hem de babasının yanında tezgahta kilim dokuduğunu belirten Özgök, "Baba mesleğini devam ettirmek istiyordum. Emekli olduktan sonra kendimi tamamen bu işe adadım. Eski tezgahlar zamanla aşınmaya başlayınca yeni tezgahlar aldım." dedi.
Özgök, eski giysilerin iplerini ilmek ilmek dokuyup siparişleri teslim ettiğini anlattı.
Dokuma kilim ve yolluklara yoğun ilgi olduğunu ifade eden Özgök, şöyle konuştu:
"Ninelerimiz, teyzelerimiz, ablalarımız kullanılmayan örgü kazak, hırka ve yelekleri söküp getiriyor. İpleri eşim, çıkrıkta yumak haline getiriyor. Ben de desen olarak dokuyorum. Bir kilimde 350 ip var, her birini takip etmek zorundasın. Koptuğu zaman kendisini gösteriyor. İncelik isteyen bir iş. Dokumana, kopuklarına ve nakışlarına dikkat edeceksin. Dokuduğun kilim nasıl bir kilimse ona göre dikkat etmelisin. İsteğe ve renklerine göre dokuyorum. Oturma gruplarının üzerine serilecek örtü, seccade, kilim, yolluk ve şark köşelerinde sergilenmek üzere kilimlere dönüştürüyorum. 1 ila 3 metre boyunda dokuyabiliyorum, tezgahlarım ona göre. Günlük 6 metre dokurum. Bunun yanında penye, kazak, tişört, forma ve kumaş gibi kıyafetlerden de sipariş üzerine farklı desenler dokuyorum."
Özgök, köylülere ve dostlarına dokuduğu kilimleri gören İstanbul, Bursa ve Yalova'dan bazı kişilerin, evlerinde kullanmadıkları giysileri söküp iplerini kargo yoluyla kendisine gönderdiğini dile getirdi.
ü
ü