Türkiye çelik sektörü, üretim kapasitesini artırmak ve kapasite kullanım oranını 2025 yılı itibarıyla yüzde 70 seviyesine çıkarmayı hedefliyor. Sektör, hem iç pazarda hem de küresel pazarlarda yaşanan gelişmeleri yakından takip ederek bu hedef doğrultusunda stratejik adımlar atıyor.
Küresel Çelik Pazarında Zorluklar
Çelik sektörü, küresel ekonomik koşullar ve jeopolitik gelişmelerden doğrudan etkileniyor. Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TÇÜD) Genel Sekreteri Veysel Yayan, sektörün son yıllarda yaşadığı daralmaları ve buna bağlı olarak oluşan stratejik değişimleri değerlendirdi.
Dünyada çelik tüketiminde son üç yılda yüzde 3,2, yüzde 0,8 ve yüzde 0,9 oranlarında düşüş yaşandığını ifade eden Yayan, özellikle Avrupa Birliği (AB) ülkelerindeki yüksek enerji maliyetlerinin sektöre büyük bir yük getirdiğini belirtti. AB’nin önde gelen üreticilerinden Thyssenkrupp AG’nin aldığı 11 bin kişilik işten çıkarma kararı da bu zorlukların en somut göstergesi olarak öne çıkıyor.
Türkiye’nin Stratejik Yaklaşımı
Türkiye çelik sektörü ise küresel daralma trendinden farklı bir yol izliyor. Veysel Yayan, Türkiye’nin, çalışan istihdamını korumayı ve üretim süreçlerini çeşitlendirmeyi hedeflediğini belirtti. Sektör, personel azaltma yerine vardiya düzenlemeleri, bakım çalışmaları ve alternatif ihracat pazarlarına yönelme gibi stratejilerle kriz dönemlerini yönetiyor.
Kapasite Kullanım Hedefi Yükseliyor
Türk çelik sektörünün kapasite kullanım oranı şu an yüzde 62,6 seviyesinde bulunuyor. Ancak sektör, 2025 yılına kadar bu oranı yüzde 70’e çıkarmayı hedefliyor. Veysel Yayan, geçmişte yaşanan kayıpların telafi edilmesi ve daha fazla üretim yapılması için çalışmalara hız verildiğini vurguladı.
Sektörün Geleceği İçin Çalışmalar
Türk çelik üreticileri, inşaat, otomotiv ve sanayi gibi farklı sektörlerin artan taleplerine yanıt vermek için ürün çeşitliliğini artırmaya odaklanıyor. Ayrıca, alternatif ihracat pazarlarına yönelerek dış pazardaki payını artırmayı hedefliyor.