Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Trüf mantarı nedir? Nerelerde bulunur?

Gastronomi dünyasının nadide lezzetlerinden

Gastronomi dünyasının nadide lezzetlerinden biri olarak kabul edilen trüf mantarı, özellikle Fransa ve İtalya gibi ülkelerde yetişen değerli bir mantar türüdür. Bu makalede, trüf mantarının özellikleri, nerede yetiştiği ve gastronomideki yeri üzerine detaylı bir bakış sunacağız.

Trüf Mantarı Nedir?

Trüf mantarı, türüne göre değişen benzersiz aroması ve gıda değeri ile bilinen yeraltı mantarlarından biridir. Özellikle tadı, kokusu ve benzersiz aromasıyla sofralarda ayrıcalıklı bir konuma sahiptir. Trüf mantarı, Ascomycetes sınıfı, Tuberales ordosu ve Tuber cinsine aittir.

Trüf Mantarlarının Yaşam Alanları

Trüf mantarları, genellikle meşe gibi orman ağaçlarının kökleriyle bağlantılı olarak yaşar. Yeraltında gelişen bu özel mantarlar, özellikle Akdeniz iklim kuşağında, İspanya, Fransa, İtalya ve Türkiye gibi ülkelerde doğal olarak yetişirler.

Trüf Mantarı Çeşitleri ve Türkiye’deki Durumu

Trüf mantarları, yazlık-kışlık ve siyah-beyaz olmak üzere farklı kategorilere ayrılır. Türkiye’de toplanan en değerli ve yaygın ticari trüf türü, siyah renkte olan “Tuber aestivum” olarak bilinir. Ülkemizde 7’si endemik 24 trüf türü bulunmaktadır.

Trüf Mantarının Besleyici Değeri

Trüf mantarı, içerdiği protein ve mineral bakımından diğer mantarlara göre daha zengin bir içeriğe sahiptir. Yüksek besin değeri ile dikkat çeken trüf mantarları, yüzde 53-76 su, yüzde 9 protein, yüzde 7 karbonhidrat ve yüzde 8 mineral içerir. Bu özel mantarlar, “dimetilsülfit” kaynaklı aromatik bileşikleri ile de benzersiz bir lezzet sunar.

Sonuç olarak, trüf mantarı gastronomi dünyasında “kara elmas” olarak anılan nadide bir lezzettir. Türkiye’de henüz yaygın olarak tüketilmese de dünya mutfaklarında özel menülerde kendine yer bulmuş ve “kralların yiyeceği” olarak nitelendirilmiştir.