Köşe Yazıları

ORTA VADELİ PROGRAMDAN YANSIMALAR

Abone Ol

Merkezi yönetim bütçesinin hazırlanma sürecini başlatarak Türkiye’nin 2023-2025 dönemini kapsayacak şekilde üç yıllık perspektifle hazırlanan ve Türkiye’nin ekonomik hedefleri konusunda yol haritası niteliğinde olan yeni Orta Vadeli Program (OVP) Resmi Gazete’nin mükerrer sayısında yayınlandı. OVP’ye dair çıkarımlarımızı yorumsuz olarak paylaşıyorum, tabi ileride yorum yapma hakkımızı saklı tutarak.

OVP’de 2022 yılı sonu ve 2023 yılı büyüme oranı yüzde 5, 2024 ve 2025 yıllarında büyüme oranı ise yüzde 5,5 olarak hedeflendi. Programda son yıllarda önemli kazanımlar sağlayan ihracat odaklı büyüme stratejisi verimli ve rekabetçi bir şekilde devam ettirileceği, yenilikçi bir üretim yapısının geliştirilmesi, işgücü ve kaynakların verimliliğini arttırıcı politikaların sürdürüleceği üzerinde durulmaktadır. Ayrıca programda özel sektörde üretken alanlara yönelik yatırımların destekleneceği vurgulanmaktadır.

OVP’de kişi başına gelirin yıl sonunda 9 bin 485 dolar olması hedeflenmektedir. Bu rakamın 2023'te 10 bin 71 dolar, 2024'te 10 bin 931 dolar, 2025'te 12 bin 91 dolar olması öngörülmektedir.

2024 yılında tek haneye düşmesi hedeflenen işsizlik oranı tahminleri ise 2022 yılıü için yüzde 10,8, 2023 için yüzde 10,4, 2024 yılı için yüzde 9,9, 2025 için ise yüzde 9,6 olarak açıklandı. Program döneminde istihdam ve işgücünün, işgücü piyasasına yönelik yapılacak yapısal reformlar ve hedeflenen büyüme oranlarına ulaşılması sonucunda artış eğiliminin devam edeceği öngörülmektedir.

OVP’de finansal istikrar konusunda ise finansal sistemde tasarrufların arttırılması, kaynak dağılımında etkinliğin sağlanması, sermaye piyasaları geliştirilerek finansmana erişim kolaylaştırılması ve finansal okuryazarlığın yaygınlaşması suretiyle finansal istikrarın desteklenmesi hedeflenmiştir. Program dönemi süresince ekonominin dıştan ve geçici oynaklıklara karşı direncinin arttırılmasına yönelik düzenleyici tedbirlerle finansal istikrarın güçlenmesi, finans sektörünün yüksek katma değerli ve ihracata katkı sunan sektörleri desteklenmesi sağlanarak dış finansmana bağımlılıktan kaynaklanan kırılganlığın düşürülmesi amaçlanmıştır.

OVP’de 2022 yılı sonunda enflasyonun yüzde 65 olacağı tahmini yapıldı. Bu oranın 2023 yılında yüzde 24,9, 2024 yılında yüzde 13,8 ve 2025 yılında ise 9,9 olması öngörülmektedir.ü Program döneminde fiyat artışlarına neden olan bütün unsurlarla mücadele edilerek enflasyonun 2025 yılında tek haneli rakama düşmesi hedeflenmektedir. OVP’de üretim ve verimlilik artışlarının fiyat artışlarının hızını sınırlayacağı ve Türk Lirasının istikrarlı bir görünüm sergileyeceği belirtilmiştir.

OVP’de cari işlemler dengesinin GSYİH’ya oranı tahminleri ise 2022 için -% 5,9, 2023 için -%2,5, 2024 için -%1,4, 2025 için -%0,9 olarak açıklandı. Küresel ölçekte parasal sıkılaşma politikaları ve jeopolitik riskler 2022 ve 2023 yılında küresel ekonomik görünüm üzerinde baskılayıcı unsurlar olarak öne çıktığı vurgulanmakta. Söz konusu durumun ise küresel ticaret üzerinde olumsuz etki oluşturmasıyla ihracat artışının önümüzdeki yıllarda ivme kaybetmesi öngörüldü. Program döneminde ithal girdi bağımlılığını azaltıcı, ihracatta ürün ve ülke çeşitlendirilmesini sağlayıcı ve ihracatta katma değeri yüksek üretimi destekleyen politikaların cari işlemler açığını kademeli bir şekilde azaltılmasına katkı sağlayacağı belirtilmektedir.ü Bu kapsamda cari işlemler açığındaki iyileşmeye ek olarak uzun dönemli üretim ve verimlilik artışının sağlanması bakımından önem arz eden doğrudan yabancı yatırımlar yoluyla açığın finansman kalitesinin artacağı belirtilmektedir.

OVP’de, ihracatın 2022 yılı sonunda 255 milyar dolar seviyesinde gerçekleşeceği tahmin edilirken, 2023'te 265 milyar dolar, 2024'te 285 milyar dolar, program sonunda ise 305 milyar dolar olacağı varsayılmaktadır. Programda ithalatın 2022 sonunda 360 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmesi, 2023'te 345 milyar dolar, 2024'te 363 milyar dolar, 2025'te de 384 milyar dolar olması öngörülmektedir. OVP’ye göre 2022 yılında enerji faturasının 100 milyar doları aşmasını beklenmektedir. 2021’de 50,7 milyar dolar olan enerji ithalatının 2022’de 103,5 milyar dolara yükseleceğini tahmin edilirken 2023’te 85 milyar dolar, 2024’te 76,3 milyar dolar, 2025’te 70,9 milyar dolarlık enerji ithalatı öngörülmektedir.

Yeni OVP’deki dolar tahminlerinde 2022-2024 dönemini kapsayan bir önceki OVP'a göre artış görülmektedir. Bir önceki OVP'de ortalama dolar/TL tahmini 2022 yılı için 9,27, 2023 için 9,77 ve 2024 yılı için 10,27 olarak öngörülmüştü. Yeni OVP’ye göre bu tahminler 2022 yılı için 16,62, 2023 yılı için 21,52, 2024 yılı için 24,62, 2025 yılı için 25,76 olarak açıklandı.

OVP’de merkezi yönetim bütçesine ilişkin gelir, gider ve denge tahminleri de yer almaktadır. Buna göre, 2021’de 201,5 milyar TL olan merkezi yönetim bütçesi açığının 2022’de 461,2 milyar TL’ye yükseleceği öngörülürken, 2023 için 659,4 milyar TL, 2024 için 582,7 milyar TL, 2025 için 409 milyar TL açık tahmini öngörülmektedir. Kamu kesimi genel dengesinin 2023 yılında GSYH’ya oran olarak yüzde 4 açık vermesi ve söz konusu açığı 2025 yılında yüzde 1,1 seviyesine gerilemesi belirtilmektedir. 2023 yılı GSYİH’ya oran olarak yüzde 2,2 olan program tanımlı kamu kesimi açığının ise dönem sonunda yüzde 0,5 fazlaya dönmesi beklenmektedir. Merkezi yönetim bütçe açığının GSYİH’ya oran olarak 2023 yılında yüzde 3,5, 2025 yılında ise 1,5 olarak gerçekleşeceği faiz dışı dengenin 2023 yılında yüzde 0,5 açık vereceği ve program dönemi sonunda ise yüzde 1,3 fazlaya döneceği öngörülmektedir. Merkezi yönetim bütçe giderlerinin GSYİH’ya oranının 2023 yılında yüzde 24, merkezi yönetim bütçesi faiz hariç bütçe giderlerinin GSYİH’ya oranının ise yüzde 20,9 olarak gerçekleşmesi beklenmektedir. Merkezi yönetim bütçe gelirlerinin GSYİH’ya oranı ise 2023 yılında yüzde 20,4, merkezi yönetim bütçesi vergi gelirlerinin GSYİH’ya oranının ise yüzde 17,2 olarak gerçekleşmesi beklenmektedir.