Avrupa Uzay Ajansı (ESA), James Webb Uzay Teleskobu’nun (JWST), bugüne kadar tek bir hedefe odaklanarak çektiği en derin görüntüyü yayınladı. Teleskop, 120 saat boyunca Dünya’dan 4,5 milyar ışık yılı uzaklıktaki Abell S1063 gökada kümesini gözlemledi. Bu uzun süreli pozlama, evrenin ilk dönemlerine ait ışığı gözler önüne serdi.
JWST’nin olağanüstü hassasiyeti sayesinde elde edilen bu görüntü, bilim dünyası için büyük önem taşıyor. Abell S1063 gibi devasa gökada kümeleri, kütle çekimsel mercek etkisi yaratarak arkalarındaki daha uzak galaksilerden gelen ışığı büyütüyor. Bu sayede normalde görülemeyecek kadar uzak ve soluk galaksiler bile gözlemlenebilir hale geliyor.
KÜTLE ÇEKİMSEL MERCEK
Görüntüde yer alan çarpık yaylar ve ışık desenleri, kütle çekimsel merceklemenin bir sonucu olarak karşımıza çıkıyor. Bu fenomen, Einstein’ın genel görelilik kuramına dayanıyor ve uzay-zamanda büyük kütlelerin ışığı bükmesiyle gerçekleşiyor.
Abell S1063’ün oluşturduğu bu doğal mercek etkisi sayesinde, evrenin birkaç yüz milyon yıl yaşında olduğu dönemdeki galaksiler, yani Kozmik Şafak dönemi gözlemlenebiliyor. Bu, insanlık için zaman içinde geriye bakmak anlamına geliyor. JWST’nin bu gibi gözlemleri, galaksi oluşumu ve evrenin ilk dönemlerine dair bilgilerimizi yeniden şekillendiriyor.
ERKEN GALAKSİLERİN İZİNDE
JWST'nin 2022’deki fırlatılışından bu yana yaptığı gözlemler, evrenin ilk galaksilerinin sanılandan daha büyük ve karmaşık olduğunu gösterdi. Son görüntüde, farklı yakın kızılötesi dalga boylarında çekilen dokuz görüntü birleştirildi. Böylece evrenin derinliklerine ve geçmişine daha önce hiç olmadığı kadar net bir pencere açıldı.
Bilim insanları, bu verilerle erken galaksi oluşumu, yıldız evrimi ve kozmik yapıların nasıl şekillendiği üzerine önemli analizler yapmayı sürdürüyor. James Webb Uzay Teleskobu’nun sağladığı bu tür veriler, yalnızca görsel bir şölen değil, aynı zamanda kozmik evrim açısından da eşsiz bir kaynak oluşturuyor.