Sağlık

Akciğer kanseri erken tanı ile daha kolay tedavi ediliyor

Akciğer kanseri belirtiler ortaya çıkmadan erken teşhis edilebilir. Düzenli taramalar yaşam süresini uzatır, tedavi başarısını artırır.

Abone Ol

Akciğer kanseri, akciğerdeki hücrelerin kontrolsüz çoğalması sonucu ortaya çıkan ve sessiz ilerleyen ciddi bir hastalıktır. Tüm kanser türleri arasında yüzde 12-16 oranında yer alan akciğer kanseri, kadın ve erkeklerde kansere bağlı ölümlerin başında gelmektedir. Ancak erken tanı için yapılan düzenli taramalar sayesinde hastalık belirtiler ortaya çıkmadan teşhis edilip, tedavi başarısı artırılabilmektedir.

AKCİĞER KANSERİNİN BELİRTİLERİ VE TÜRLERİ

Akciğer kanserinin belirtileri genellikle geç ortaya çıkar ve çeşitlilik gösterir. Yüzde şişme, ses kısıklığı, lenf bezlerinde büyüme, halsizlik, nedeni bilinmeyen kilo kaybı, parmaklarda şekil bozukluğu, baş dönmesi, yutkunma güçlüğü gibi şikayetler dikkat edilmesi gereken işaretlerdir.

Akciğer kanseri primer (birincil) ve sekonder (ikincil) olmak üzere iki türde görülür. Primer akciğer kanseri küçük hücreli ve küçük hücreli olmayan türlerde sınıflandırılır. Küçük hücreli olmayan tür, vakaların yaklaşık %88'ini oluşturur.

ERKEN TANININ ÖNEMİ

Akciğer kanseri taramaları, belirtiler başlamadan önce hastalığı tespit etmek için kullanılan önemli bir yöntemdir. Özellikle sigara kullanan ve 50 yaş üstü bireyler risk grubunda yer almaktadır. Düşük doz bilgisayarlı tomografi (BT) taramaları, göğüs röntgenine göre ölüm oranlarını %20-24 oranında azaltabilmektedir. Bu da erken teşhisin hayat kurtarıcı olduğunu göstermektedir.

Teşhis sürecinde hastanın tıbbi öyküsü, fizik muayene ve radyolojik görüntüleme yöntemleri (BT ve akciğer grafisi) önemli rol oynar. Kesin tanı için biyopsi alınarak patolojik inceleme yapılır. Bu sayede hastaya uygun tedavi planı belirlenir.

TEDAVİ YÖNTMEMLERİ VE ROBOTOİK CERRAHİ

Akciğer kanserinin tedavisi; hastalığın türü, evresi ve genel sağlık durumu göz önünde bulundurularak planlanır. Cerrahi müdahale, kemoterapi, radyoterapi ve immünoterapi gibi yöntemler kullanılabilir. Erken evrede cerrahi müdahale ile tümörlü doku ve ilgili lenf bezleri çıkarılır. Minimal invaziv yöntemler ve robotik cerrahi sayesinde operasyon sonrası iyileşme süreci hızlanır, ağrı azalır ve hastanede kalış süresi kısalır.

Sonuç olarak, özellikle risk grubunda yer alan bireylerin akciğer kanseri taramalarını düzenli yaptırmaları, erken tanı ve başarılı tedavi için kritik öneme sahiptir. Erken teşhis, yaşam kalitesini artırırken ölüm riskini azaltır.