Meme kanseri tanısı, birçok kadın için hayatın durduğu bir an anlamına gelebilir. “Kanser” kelimesi, sadece bir teşhis değil; ölüm, kayıp ve belirsizlik duygularını da beraberinde getirir. Bu dönemde hastalar şok, inkâr, öfke ve kaygı gibi duygular yaşar. Uzmanlar, psikolojik destek almanın bilgi kirliliğini azaltmak ve yalnızlık hissini hafifletmek açısından kritik olduğunu vurguluyor.
CERRAHİ SÜREÇ VE BENLİK ALGISI
Memenin tamamen veya kısmen alınması, yalnızca fiziksel değil duygusal etkiler de bırakabilir. Meme, kadınlık, annelik ve toplumsal kimlik sembolü olarak algılandığı için şekil değişikliği, benlik algısında sarsılmalara yol açabilir. Cerrahi sonrası rekonstrüksiyon fiziksel onarım sağlasa da, kadının bedenini yeniden kabullenmesi ve özgüvenini yeniden inşa etmesi için psikoterapi büyük önem taşır.
YORGUNLUK VE SOSYAL İZOLASYON
Kemoterapi, radyoterapi ve hormon tedavileri, fiziksel yan etkilerin yanı sıra ruhsal durumu da etkiler. Saç dökülmesi, kilo değişimleri ve yorgunluk, sosyal ilişkilerde geri çekilmelere ve depresif duygulara yol açabilir. Bu süreçte bilişsel davranışçı terapi, mindfulness uygulamaları ve grup terapileri, yalnızlık hissini azaltır ve kaygıyı hafifletir.
ÇİFT İLİŞKİLERİ VE İLETİŞİM
Meme kanseri süreci, çift ilişkilerini de etkileyebilir. Bedensel değişiklikler nedeniyle mesafe oluşabilir; kadınlar kendilerini çekici hissetme kaygısı yaşarken, partnerler nasıl yaklaşacaklarını bilemeyebilir. Bu noktada çift terapisi ve psikoseksüel terapi, iletişimi güçlendirmeye ve ilişkileri güven, sevgi ve anlayış temelinde yeniden kurmaya destek olur.
HASTALIĞIN TEKRARLAMA KORKUSU
Tedavi tamamlandıktan sonra hastalarda yeni bir kaygı başlar: hastalığın tekrar etme korkusu. Uzmanlar, psikolojik destek ve farkındalık teknikleri ile bu sürecin yönetilebileceğini belirtiyor. Travma sonrası büyüme dönemi olarak da değerlendirilen bu süreç, kadınların iç dayanıklılığını keşfetmesini ve hayatın anlamını yeniden tanımlamasını sağlar.
RUHSAL İYİLEŞME İÇİN 5 ÖNERİ
- Duygularınızı paylaşın ve profesyonel destek alın.
- Bedeninizdeki değişime uyum sağlamak için kendinize zaman tanıyın.
- Grup terapilerine katılın; benzer deneyimler yalnızlık hissini azaltır.
- Cinsel veya çift sorunlarında uzman desteğine başvurun.
- Hastalığın tekrarlama korkusuyla başa çıkmak için nefes, gevşeme ve farkındalık tekniklerini uygulayın.