Gündem

Suriye ekonomisi yaptırımların etkisiyle derin kriz yaşıyor

Suriye ekonomisi, 61 yıllık Baas rejiminin yıkılmasının ardından ABD ve AB'nin uyguladığı yaptırımların etkisiyle büyük bir ekonomik krizle karşı karşıya.

Abone Ol

Suriye, 61 yıl süren Baas rejiminin yıkılmasının ardından ekonomik açıdan ciddi bir çöküş yaşadı. Ülkenin yeniden toparlanabilmesi için başta ABD ve Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin uyguladığı yaptırımların kaldırılması büyük önem taşıyor. Yaptırımlar, Esed rejimini zayıflatmayı ve reformlara yöneltmeyi hedeflese de, sonuçta Suriye halkı üzerinde ağır bir yük bırakıyor.

YAPTIRIMLAR EKONOMİYİ ETKİLİYOR

Suriye’ye yönelik uygulanan yaptırımlar, özellikle iç savaşın patlak verdiği 2011’den sonra çok daha kapsamlı hale geldi. ABD ve AB, Esed rejiminin işlediği insan hakları ihlalleri, şiddet ve terör örgütleriyle olan bağlantıları nedeniyle pek çok ekonomik kısıtlama getirdi. Enerji, inşaat ve finans sektörlerine yönelik yaptırımlar, ülkenin kalkınmasını büyük ölçüde engelledi. Özellikle, ABD'nin 2019'da kabul ettiği Sezar Yasası ile yaptırımlar daha da genişletildi. Bu yasayla, sadece Esed rejimi değil, Suriye ile iş yapan yabancı kişiler ve kuruluşlar da hedef alındı.

EKONOMİ CANLANABİLİR

Yaptırımlar, Suriye halkının temel ihtiyaçlarına erişimini zorlaştırıyor. Enflasyon, işsizlik ve para biriminin değer kaybetmesi gibi ekonomik sıkıntılar gündelik yaşamı olumsuz etkiliyor. Suriye'nin yeniden inşası için, uluslararası yardım ve yatırımların önünün açılması gerektiği ifade ediliyor. Yaptırımların kaldırılması, yalnızca ekonomik toparlanmayı hızlandırmakla kalmayacak, aynı zamanda insani yardımların daha etkili bir şekilde ulaşmasını sağlayacaktır. Ayrıca, Suriye halkının yaşam koşullarının iyileştirilmesi ve geri dönüşlerin hızlanması da mümkün hale gelecektir.

Suriye’ye uygulanan yaptırımların temel amacı, Esed rejiminin şiddetini durdurmak ve insan hakları ihlallerine karşı bir çözüm sağlamak. Ancak, bu tedbirlerin en büyük etkisini Suriye halkı hissetti. Özellikle AB, Suriye hükümetine yönelik ekonomik yaptırımlar ve petrol sektörüne yasaklar getirerek, ülkenin kaynaklarını kısıtladı. Öte yandan, AB'nin Suriye'deki yaptırımları, 2024 yılına kadar uzatıldı ve bu süreçte yeni kararlar alınıp alınmayacağı tartışılmaktadır.

Yaptırımların sona ermesi, Suriye'nin yeniden toparlanmasına büyük katkı sağlayabilir. Ancak, AB ve ABD'nin beklentisi, Suriye hükümetinin reform yapması ve dış müdahalelere son vermesidir. Bu süreçte, ülkenin ekonomik ve siyasi durumunun iyileşmesi için adım adım bir yaklaşım benimsenmesi gerektiği vurgulanıyor.