İslam dininin temelinde yer alan görüş ayrılıkları sonucunda ortaya çıkan mezhepler, dini ve siyasi gruplaşmaların peygamberin ölümü sonrasında meydana gelmesiyle şekillenmiştir. Bu görüş ayrılıkları, İslam'ın nasıl yaşanması gerektiği konusundaki çeşitli düşünce tarzlarını içermektedir.
İslam tarihçileri tarafından yapılan araştırmalara göre, mezheplerin ortaya çıkışı, çeşitli alimlerin İslam hakkındaki görüşlerini belirtmeleri ve bu görüşlere uyan insanların oluşturduğu gruplarla başlamıştır.
Mezhep Nedir?
Mezhep, Arapça kökenli bir kelime olup "gitmek" anlamına gelir. Dinin asli ya da feri olarak adlandırılan mezhepler, alimlerin ortaya koyduğu görüşlerle şekillenir. İslam'ın nasıl yaşanması gerektiğini belirleyen ve insanları bilgilendiren bu görüş birliğine mezhep denir. İslam tarihinde "ashabu-l makalat" olarak adlandırılan mezhepler, alimlerin düşüncelerini benimseyenler arasında ortak bir anlayışın oluşmasını sağlar.
Mezhepler Nasıl Ortaya Çıkmıştır?
Mezhepler, İslam'a göre dini ve siyasi gruplaşmaların oluşumu esnasında, peygamberin vefatından sonra ortaya çıkmıştır. Bu dönemde çeşitli alimler İslam hakkındaki görüşlerini ifade etmiş, bu görüşlere uyan insanlar ise belirli alimlerin öğretilerini benimseyerek mezhepleri oluşturmuştur. Mezhepler zaman içinde belirginleşmiş ve dört büyük mezhep olarak kabul görmüştür. Dört Büyük Mezhep ve İsimleri
Hanefi Mezhebi
İslam'da yer alan dört büyük mezheplerden bir tanesidir. İmam Ebu Hanife'nin görüşlerini benimseyen insanların oluşturmuş olduğu bir mezheptir. Hanefi mezhebinin doğuşu Ebu Hanife'den gelmektedir. Küfe şehrinde oluştuğu düşünülen bu mezhebin Hz. Ömer devrinden sonra giderek artmıştır. Pek çok insan Hanefi mezhebini buradan sonra benimsemiştir.
Ebu Hanife Irak'ın Küfe şehrinde ünlü alimlerden ders almıştır. Birçok alimden ders alarak yetişen Ebu Hanife'nin en önemli fıkıh hocası ise Ebu Süleyman olmuştur. Ebu Hanife hocası Hammad vefat edince onun yerine geçmiştir. Küfe'de Hammad'ın kürsüsüne en iyi öğrencisi olan Ebu Hanife geçmiştir. 30 yıl kadar hocasının ölümünden sonra dersler vermeye devam etmiştir. Bu esnada ise 4000'i aşkın talebesi yer almıştır. Bu talebelerinin 40 tanesi de yine içtihad derecesinde yer aldığı İslami kaynaklar tarafından kabul edilmektedir.
Emevi devleti ve Abbasi devletleri tarafından birçok davet alan Ebu Hanife çalkantılı dönemlerde sıkıntılara maruz kalmamak açısından hiçbir devlet görevlisini kabul etmemiştir. Küfe'de ders verirken Ebu Cafer El Mansur ile aralarında bir takım anlaşmazlıklar yaşanmıştır. Bunun sonucunda da bir süre hapis yatmıştır.
Şafii Mezhebi
Şafii mezhebi İslam dininin dört büyük mezhepleri arasında değerlendirilmektedir. İmam Şafii'nin görüşlerini benimseyen kişiler şafii mezhebinden olarak kabul edilir. İmam Şafii İslam tarihine ve Hicri takvime göre 750 yılında doğmuş ve 820 yılında vefat etmiştir. Gazze'de doğan İmam Şafii ünlü alimlerden ders almıştır. Almış olduğu derslerden sonra bir İslam görüşü benimsemiştir. Belirlemiş olduğu İslam görüşü iyice yayılmıştır.
Hanbeli Mezhebi
Ahmed bin Hanbel'in görüşlerini benimseyen insanların oluşturmuş olduğu bir mezheptir. Dördüncü büyük sünni mezhebi olarak adlandırılır. Bu mezhebe ait olan kişilere hanbeli denilir. Hicaz ve Irak bölgesinde doğmuş olan bu İslam mezhebi daha sonra fıkhi gelişmeler ile birlikte bu topraklarda iyice yayılmıştır.
Maliki Mezhebi
Malik Bin Enes'in görüşlerini benimsemiş olan kişilerin yer aldığı mezheptir. Malikilik mezhebine ait olan kişilere Maliki denir.
Kaynak: İslam Ansiklopedisi