Sağlık

Genetiği değiştirilmiş sivrisinekler aşılarda kullanılacak

Bilim insanları, genetik mühendislik kullanarak tasarladıkları sivrisineklerin, sıtma hastalığına karşı aşı üretiminde kullanılabileceğini belirttiler.

Abone Ol

Bilim insanları, genetik mühendislik kullanarak tasarladıkları sivrisineklerin, sıtma hastalığına karşı daha güçlü bir bağışıklık sağlayabileceğini ve bu yöntemle etkili bir aşı üretiminin mümkün olabileceğini ortaya koydu. Bu keşif, aşı geliştirme çalışmalarında yeni bir dönüm noktası olabilir.

Araştırma Aşamaları

Hollanda'daki Leiden Üniversitesi ve Radboud Üniversitesi Tıp Merkezlerinde yapılan bu araştırmada, bilim insanları, sıtma geçirmemiş yetişkinler üzerinde deneyler gerçekleştirdi. Katılımcılar, "Plasmodium falciparum" parazitinin genetiği değiştirilmiş bir türünü taşıyan sivrisinekler tarafından ısırıldılar.

Normalde, sıtma parazitleri vücuda girdikten sonra karaciğer ve kırmızı kan hücrelerine saldırarak hastalığın ilerlemesine neden olur. Ancak bu deneyde, sivrisineklerin ısırdığı kişilere bulaştırdığı parazitler, insan vücudunda kısa süre içinde etkisiz hale gelmesi için tasarlandı.

Bağışıklık Kazanma Süreci

Deneyin sonucunda, genetik modifikasyonla sıtma taşıyan sivrisinekler tarafından ısırılan katılımcıların kanında belirgin bir antikor artışı gözlemlendi. Üç hafta sonra, aynı katılımcılar gerçek sıtma taşıyan sivrisineklerle tekrar ısırıldılar. Araştırmacılar, katılımcıların yaklaşık yüzde 90’ının sıtmaya karşı bağışıklık kazandığını ve hastalığa karşı direnç gösterdiğini buldular.

Yüksek Başarı Oranı

Bu yöntem, mevcut sıtma aşılarının etkisinden çok daha yüksek bir başarı oranı sundu. Geleneksel sıtma aşılarının yüzde 75 civarında bir etkinliği olduğu bilinirken, genetik olarak modifiye edilmiş sivrisinekler kullanılarak elde edilen bağışıklık oranı daha yüksek oldu. Bu gelişme, sıtma gibi tehlikeli bir hastalıkla mücadelede önemli bir adım olabilir.

Araştırmanın Yayınlanması

Bu heyecan verici sonuçlar, "New England Journal of Medicine" dergisinde yayımlandı. Bu keşif, gelecekte sıtma gibi enfeksiyon hastalıklarının aşılarla kontrol altına alınmasında yeni yöntemler geliştirilmesine olanak tanıyabilir.