Teknoloji

Dev keseli fosillerin sırrı çözüldü

Avustralya’daki dev keseli hayvanlara ait fosiller, yeni bir analiz yöntemiyle incelendi. Küçük kemik parçaları bile büyük sırları ortaya koydu.

Abone Ol

Yeni yöntem, antik türlerin izini sürdü

Avustralya’da bulunan ve günümüzde soyu tükenmiş dev keseli hayvanlara ait fosiller, bilim insanlarının dikkatini çekmeye devam ediyor. Arka bahçelerde bütün dinozor iskeletlerinin bulunduğu kurgusal sahneler bir yana, paleontoloji dünyasında çoğu zaman yalnızca küçük kemik parçalarıyla yetiniliyor. Ancak bu ufak parçalar bile, teknolojinin gelişmesiyle önemli ipuçları sunabiliyor.

Bu kapsamda kullanılan en güncel tekniklerden biri olan palaeoproteomik, fosil içindeki antik proteinleri analiz ederek türlerin kimliğini tespit etmede önemli bir rol oynuyor. Frontiers in Mammal Science dergisinde yayımlanan yeni bir çalışma, bu tekniğin Avustralya’nın dev keseli memelilerinde ilk kez başarıyla uygulandığını ortaya koydu.

Araştırmada, soyu tükenmiş üç farklı türe ait kemiklerden kolajen örnekleri elde edildi. Bunlar arasında günümüz kangurularının dev atası sayılabilecek Protemnodon mamkurra, su aygırlarına benzeyen Zygomaturus trilobus ve tapire benzetilen Palorchestes azael yer alıyor.

Kollajen iziyle tür tespiti kolaylaştı

Araştırmacılar, “ZooMS” adı verilen bir analiz yöntemi sayesinde kemiklerdeki kolajen proteinlerini inceleyerek hangi türe ait olduklarını belirledi. Bu yöntem, kemikler arasındaki tür farklarını kolajen parmak iziyle tespit etmeye olanak tanıyor. Algarve Üniversitesi'nden Carli Peters, bu yöntemin özellikle tür ayrımının zor olduğu durumlarda oldukça etkili olduğunu belirtiyor.

Diğer araştırmacı Katerina Douka, DNA analizlerinin hem maliyetli hem de çevresel etkilere duyarlı olduğunu, bu nedenle kollajen analizinin daha uygun bir alternatif sunduğunu ifade ediyor. Özellikle Avustralya gibi sıcak ve kuru iklimlerde kollajen bozulması daha hızlı gerçekleştiğinden, bu tür analizlerin yapılabilmesi için yeterince iyi korunmuş örneklerin bulunması kritik önem taşıyor.

Yeni kapılar aralanıyor

Araştırma sırasında elde edilen veriler, yalnızca tür tespitine değil, aynı zamanda bu hayvanların coğrafi dağılımının yeniden değerlendirilmesine de olanak sağlıyor. Bilim insanları, artık daha önce bulunmadığı düşünülen bölgelerde bile bu hayvanların izine rastlayabileceklerini belirtiyor.

Ancak hâlâ birçok tür için geçerli bir kolajen işaretleyicisi bulunmuş değil. Örneğin, Avustralya tarihinin en büyük keseli hayvanlarından biri olan Diprotodon ya da "keseli aslan" olarak bilinen Thylacoleo carnifex, henüz bu analizlere dahil edilemedi. Gelecekte yapılacak yeni kazılar ve teknolojik gelişmeler, bu dev türlerin gizemini çözmekte daha büyük katkı sağlayabilir.