11 Eylül 2001 sabahı, El-Kaide terör örgütü tarafından kaçırılan dört yolcu uçağı, ABD’nin kalbine yönlendirildi.
İki uçak New York’taki İkiz Kuleler’e çarptı ve kısa süre içinde binalar çöktü.
Üçüncü uçak Washington’daki Pentagon’a çarptı.
Dördüncü uçak ise yolcuların müdahalesi sonucu Pennsylvania’da düştü.
Saldırılarda, uçakları kaçıran 19 terörist dışında 2 bin 977 kişi yaşamını yitirdi.
Küresel Güvenlikte Yeni Dönem
11 Eylül sonrası ABD, “terörle mücadele” politikası çerçevesinde Afganistan ve Irak başta olmak üzere geniş çaplı askeri operasyonlar başlattı. Bu süreçte:
Yaklaşık 5 trilyon dolar harcandı,
En az 37 milyon insan yerinden edildi,
Küresel ölçekte güvenlikçi politikalar yaygınlaştı.
ABD içinde de özgürlük ve mahremiyet alanlarında kısıtlamalar yaşandı. Patriot Act gibi düzenlemeler, bireylerin temel haklarını sınırlandırdı.
Bugüne Yansıyan Etkiler
Hâlâ süren davalar: Mağdurlar ve yakınları, sorumlulara ve devlet politikalarına dair hukuk mücadelesi yürütüyor.
Dış politika gölgesi: ABD’nin Ortadoğu’daki askeri varlığı, 11 Eylül sonrası şekillenen stratejilerin mirası olarak devam ediyor.
Toplumsal hafıza: Her yıl düzenlenen anma törenleri, yalnızca kayıpları değil, aynı zamanda barış ve güvenlik arayışını da gündeme taşıyor.
Dünya tarihinin kırılma noktalarından biri olan 11 Eylül saldırıları, üzerinden çeyrek asır geçmeye yaklaşsa da hâlâ hem ABD’nin iç siyasetinde hem de uluslararası ilişkilerde derin izler bırakmaya devam ediyor.