Türkiye'nin uzay teknolojileri alanında önemli bir adım daha atıldı. Plan-S Genel Müdürü Tugay Güzel, yüzde 95 yerlilik oranına sahip 4 IoT uydusunun uzaya fırlatıldığını duyurdu. Bu fırlatmayla birlikte Türkiye'nin uzay ekosistemine katkıda bulunulmuş oldu.
İlk Fırlatmalar ve Gelecek HedeflerDaha önce 5 test uydusu fırlatarak toplamda 9 uydu göndermeyi başardıklarını belirten Güzel, 3 yıl gibi kısa bir sürede bu başarıya ulaştıklarını ifade etti. Plan-S, 2025 yılına kadar 30 uydu hedefliyor ve bu kapsamda yıl sonuna kadar 8 uydu daha göndereceklerini belirtti. Ayrıca, yıl başında test uydularıyla birlikte uzayda toplamda 17 uyduya ulaşacaklarını vurguladı.
Teknolojik Gelişmeler ve Yerlilik OranıYerli üretim teknolojilerinde önemli ilerlemeler kaydettiklerini belirten Güzel, ilk gönderilen uydunun yerlilik oranının yüzde 40-50 civarında olduğunu, bugün ise bu oranın yüzde 95’e yükseldiğini ifade etti. Gelecek dönemde, kalan küçük parçaları da tamamlayarak yüzde 100 yerli uydular üreteceklerini söyledi.
Sektörel Katkılar ve Uzay Teknolojilerinin KullanımıYeni uyduların 5-7 yıl ömürlerinin olacağını belirten Güzel, bu sürede teknolojinin gelişmesiyle uyduların yenilenmesi gerektiğini söyledi. IoT (Nesnelerin İnterneti) teknolojisi sayesinde tarımdan lojistiğe, enerjiden sigortaya kadar birçok sektörde hizmet verebileceklerini vurguladı. Uzay teknolojilerinin sektörel verimliliği artıracağını ve birçok fırsat yaratacağını belirtti.
Gelecek Planları ve TaleplerPlan-S, IoT sensörlerinin bağlantı hizmetini sağlayarak tarım sektöründe verimliliği artırmayı hedefliyor. Ayrıca, su ve doğal gaz sayaçları gibi çeşitli uygulamalarda da çözümler sunmayı planlıyor. Güzel, firmalardan gelen talepler doğrultusunda hizmet sunacaklarını ve uzayı daha erişilebilir kılmak için çalışmalarına devam edeceklerini belirtti.
Plan-S'in uzaya gönderdiği yeni uydular, Türkiye'nin uzay teknolojileri alanında önemli bir kilometre taşı oluşturuyor. Yüksek yerlilik oranı ve geniş sektörel uygulama yelpazesi ile bu uydular, hem Türkiye'nin uzay ekosistemini güçlendirecek hem de çeşitli sektörlerde verimlilik sağlayacak. 2025 yılına kadar gerçekleştirilecek daha fazla fırlatma ile Türkiye'nin uzay teknolojilerindeki yerini sağlamlaştırması bekleniyor.