Gündem

Türkiye'de Doğurganlık Hızı Düşüşü ve Emeklilik Sistemine Etkileri

Türkiye'de doğurganlık hızı son yıllarda düşüş eğilimindedir. 2023 yılında 1,51 çocuk seviyesine gerileyen toplam doğurganlık hızı, nüfusun yenilenme düzeyi olan 2,10'un altına inmiştir.

Abone Ol

Türkiye'de doğurganlık hızı son yıllarda düşüş eğilimindedir. 2023 yılında 1,51 çocuk seviyesine gerileyen toplam doğurganlık hızı, nüfusun yenilenme düzeyi olan 2,10'un altına inmiştir.

Bu durum, emeklilik sistemi üzerinde birtakım olumsuz etkiler yaratmaktadır.

Emeklilik Sistemine Etkileri:

  • Artan Mali Yük: Doğurganlık hızının düşmesi, emekli nüfusa oranla çalışan nüfusun azalmasına yol açmaktadır. Bu durum, emeklilik sisteminin finansmanında mali yükü artırmaktadır.
  • Yaşlılık Oranında Artış: Yaşlı nüfusun artması, sağlık ve sosyal güvenlik harcamalarında da artışa neden olmaktadır.
  • Çalışma Yaşındaki Nüfusun Azalması: Çalışma çağındaki nüfusun azalması, işgücü eksikliğine ve üretimde daralmaya yol açabilir.

Uzmanların Görüşleri:

  • Uzmanlar, doğurganlık hızının düşmesinin emeklilik sistemi üzerinde önemli bir tehdit oluşturduğunu ve bu konuda acil önlemler alınması gerektiğini vurgulamaktadır.
  • Önerilen çözümler arasında; aile dostu politikaların geliştirilmesi, işgücü piyasasının esnekleştirilmesi, emeklilik yaşı gibi düzenlemelerin yeniden değerlendirilmesi ve yaşlı nüfusun aktif yaşamın içinde tutulması yer alıyor.

Demografik Fırsat Penceresi:

Doğurganlık hızının düşmesi, demografik dönüşümün bir parçasıdır. Bu süreçte, "demografik temettü" veya "bonus" olarak adlandırılan bir fırsat penceresi de açılmaktadır. Bu dönemde, çalışma çağındaki nüfusun oranı artmakta ve ekonomik büyüme için bir fırsat oluşmaktadır.

Ancak bu pencereden azami düzeyde faydalanmak için, işgücü piyasasının ve sosyal politikaların bu değişime uygun hale getirilmesi gerekmektedir.

Kaynak: AA