Ünlü yerbilimci Prof. Dr. Naci Görür’ün geçtiğimiz ay Kütahya’da katıldığı programda kentteki deprem riskine dikkat çekmesinin ardından bu kez de yapı mühendisi Prof. Dr. Alper İlki, yapı stoğu ve bina kontrollerinin önemli olduğunu bildirdi.
İnşaat Mühendisleri Odası Kütahya Temsilciliği tarafından ‘2023 Türkiye Depremleri Işığında Kentlerimizin Deprem Güvenliği’ başlıklı seminer düzenlendi.
Kütahya Ticaret ve Sanayi Odası (KUTSO) ev sahipliğindeki seminerde konuşan İTÜ İnşaat Fakültesi Yapı Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper İlki, Kütahya’nın deprem riski, deprem için yapılan çalışmalar ve alınması gereken önlemler hakkında bilgi verdi.
“DEPREM BÖLGELERİ TANIMLARI DEĞİŞTİ”
Seminer öncesi gazetecilere açıklamalarda bulunan Prof. İlki, ülke genelinde deprem bölgesi kavramının yerini koordinat bazlı faya uzaklık ile ilgili tanımların aldığını bildirdi.
Kütahya’nın deprem riski açısından daha az riskli olduğunu belirten İlki, “Ama bu büyük deprem etkileridir. Yani ikinci derece bölge diye tanımladığımız bölgelere muhakkak öncelik verilmeli ve gerekiyorsa önlem alma çalışmalarının yapılması lazım.” dedi.
“MÜHENDİSLİK PERFORMANSLARI ÖNEMLİ”
Binaların mühendislik hizmeti performansının önemine dikkat çeken İlki, şöyle devam etti:“Hiç mühendislik hizmeti görmemiş binaların performansı hakkında bir yorum yapmak pek kolay değil. Bu binalar iyi bir usta tarafından çok iyi yapılmış olabileceği gibi daha bilinçsiz şekilde de inşa edilmiş olabilir. O yüzden genel bir şey söylemek zor. Bütün yapıları kapsayan bir ifade kullanmak gerekirse yığma olsun, kerpiç olsun, ahşap olsun, betonarme olsun veya çelik olsun herhangi bir yapı deprem yönetmeliğimizdeki kurallara uygun tasarlanmamış ve inşa edilmişse deprem düzeyi birbirinden farklı değildir.”
İlki, yapı sistemine bağlı olarak bu yapı daha riskli veya daha az riskli analizinin mümkün olmadığını dile getirdi.
“YUMUŞAK KATLI BİNALARA DİKKAT”
Ülke genelindeki depremlerde birçok binada yumuşak kat uygulamasının olduğunu anlatan İlki, “Binalarda ilk kattaki kolon eksikliği demek istemiyorum onu ben kabul edemiyorum. Bu zaten olması gereken bir şey ama duvarların diğer katlara göre daha az olmasından kaynaklandığını söyleyebiliriz.” diye konuştu.
HABER: BÜNYAMİN DOĞAN