Ege Üniversitesi Nükleer Bilimler Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Berkay Camgöz, mermer, granit ve traverten gibi doğaltaşlarla kaplanan binaların güneşten gelen kozmik radyasyonu azalttığını açıkladı. Camgöz, Türkiye’de çıkarılan taşların radyoaktif içerik açısından güvenli olduğunu belirterek, “Doğal yapı taşları insan sağlığı için zararlı değil, aksine koruyucu özellik gösteriyor.” dedi.
Doğal taşlarda zararlı radyasyon tespit edilmedi
Afyonkarahisar’da düzenlenen 12. Uluslararası Mermer ve Doğaltaş Kongresi’nde konuşan Prof. Dr. Camgöz, Ege Üniversitesi’nde yürütülen bilimsel projelerde doğal radyoaktivite konusuna da ağırlık verdiklerini söyledi.
Camgöz, doğada uranyum, toryum ve potasyum gibi doğal radyoaktif elementlerin bulunduğunu belirterek, “Bu elementler doğanın bir parçası. İnsan vücudunda, bitkilerde ve jeolojik katmanlarda çok düşük seviyelerde de olsa her zaman bulunur.” ifadelerini kullandı.
Yaptıkları çalışmalarda Türkiye’de üretilen 54 farklı doğaltaşın radyoaktif ölçüm ve içerik analizlerini gerçekleştirdiklerini dile getiren Camgöz, şu bilgileri paylaştı:
“Yaptığımız ölçümler, mermer, granit, traverten ve diğer yapı taşlarının insan sağlığı açısından zararlı olmadığını gösterdi. Tüm taşlar kabul edilebilir düzeyde radyoaktif içerik taşıyor.”
Doğaltaş, betondan daha koruyucu
Prof. Dr. Camgöz, çalışmalarının sadece doğal radyoaktivite ölçümüyle sınırlı kalmadığını, taşların radyasyon geçirgenliği üzerinde de incelemeler yaptıklarını söyledi.
“Yapay olarak gönderilen radyasyonun taşın arkasına ne kadar geçtiğini ölçtük. Sonuçlar, doğaltaşların neredeyse alüminyum kadar koruyucu özellik gösterdiğini ortaya koydu.” diyen Camgöz, doğaltaşların beton yapılara kıyasla güneş kaynaklı kozmik radyasyonu daha fazla engellediğini vurguladı.
Bu bulguların sadece inşaat sektöründe değil, aynı zamanda tıbbi alanlarda da kullanılabileceğini belirten Camgöz, “Doğaltaşlar medikal radyasyondan korunmada da etkin bir malzeme olabilir.” dedi.
“Doğanın kendisi zaten radyoaktif”
Camgöz, insanların günlük yaşamda sürekli doğal radyasyona maruz kaldığını hatırlatarak, “Dünyadaki her insan yılda ortalama 2,4 milisievert doğal radyasyona maruz kalır. Bunun üzerindeki değerler risk oluşturabilir. Ancak Türkiye’deki doğaltaşlarda böyle bir durum söz konusu değil.” ifadelerini kullandı.
Bir çakıl taşında bile radyoaktif madde ölçülebileceğini belirten Camgöz, bunun doğanın olağan bir parçası olduğunu söyledi. “Doğaltaşların üzerindeki renk farklılıkları bile içerdikleri minerallerin çeşitliliğinden kaynaklanıyor. Bu da onların doğallığını gösteriyor.” dedi.
Kozmik radyasyona karşı doğal çözüm
Ege Üniversitesi tarafından yürütülen bu çalışmalar, doğaltaşların sadece estetik değil, aynı zamanda koruyucu bir yapı malzemesi olduğunu ortaya koydu.
Camgöz, “Doğaltaş kaplamalar hem güneşten gelen kozmik radyasyonu azaltıyor hem de iç mekanlarda radyasyon yalıtımı sağlıyor. Bu taşların yapı sektöründe daha fazla kullanılması insan sağlığı açısından faydalı.” değerlendirmesinde bulundu.