Halkı yanıltan içeriklere dikkat: Asılsız haber yapanlar ceza alabilir
Türkiye'de özellikle sosyal medya ve internet haberciliğinin yaygınlaşmasıyla birlikte, asılsız ve yanıltıcı bilgi paylaşımı da artış gösteriyor. Bu tür içeriklerin toplumda paniğe, kamu düzeninde bozulmaya veya bireyler arasında güvensizliğe yol açması nedeniyle, yasal düzenlemelerle ciddi yaptırımlar uygulanmaya başlandı.
2022 yılında yürürlüğe giren Türk Ceza Kanunu’nun 217/A maddesi kapsamında, halk arasında “dezenformasyon yasası” olarak bilinen düzenlemeye göre, kamu barışını bozmaya elverişli olacak şekilde, halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayan kişilere 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası verilebiliyor.
Bu kapsamda, sosyal medya üzerinden yapılan yanlış yönlendirmeler, gerçekle ilgisi olmayan haber metinleri ya da kamuoyunu galeyana getirecek türde paylaşımlar, ilgili kanun maddesi çerçevesinde suç teşkil edebiliyor.
Bazı kişiler gözaltına alındı
Yasanın yürürlüğe girmesinden bu yana, çeşitli illerde vatandaşlar bu suçtan gözaltına alındı. Örneğin Antalya’da, sosyal medyada gerçekle ilgisi olmayan içerik paylaşan bir kişi hakkında soruşturma başlatıldı. İstanbul’da da bir sosyal medya fenomeni, afetle ilgili yaptığı açıklamalar nedeniyle ifade verdi.
Ancak şu ana kadar bu kapsamda kesinleşmiş kaç mahkûmiyet kararı verildiğiyle ilgili kamuya açık bir istatistik bulunmuyor.
Uzmanlardan uyarı: Bilgi teyit edilmeden paylaşılmamalı
Hukukçular, haber yapan kişi ya da kurumların yanı sıra sosyal medya kullanıcılarının da bu düzenleme kapsamında sorumlu olduğunu belirtiyor. Bu nedenle, herhangi bir bilgiyi kamuoyuyla paylaşmadan önce kaynağının güvenilirliğinin teyit edilmesi, özellikle kamu güvenliğini ilgilendiren konularda resmî açıklamalar dışında içerik üretilmemesi gerektiği vurgulanıyor.
Yanıltıcı bilgi yayanların sadece adli ceza almadığı; aynı zamanda sosyal medya platformları ve haber mecralarında da erişim kısıtlaması, içerik kaldırma gibi idari yaptırımlara maruz kaldığı biliniyor.
Asparagas, yani gerçekle ilgisi olmayan, kamuoyunu yanıltmaya dönük haber içerikleri; sadece etik açıdan değil, aynı zamanda hukuki açıdan da ciddi sonuçlar doğurabiliyor. Basın mensuplarının, içerik üreticilerin ve sosyal medya kullanıcılarının bu konuda dikkatli olması, kamu düzeni açısından büyük önem taşıyor.