Yaşam

Adıyaman’da son semerci mesleğini yaşatıyor

Adıyaman’da yaşayan 80 yaşındaki Şeyhmus Demirci, dedesinden kalan aletlerle yarım asrı aşkın süredir semercilik yapıyor.

Abone Ol

Adıyaman’ın Gerger ilçesinde yaşayan 80 yaşındaki Şeyhmus Demirci, kaybolmaya yüz tutmuş geleneksel semercilik mesleğini dedesinden kalan aletlerle yaşatmaya devam ediyor. Yarım asrı aşkın süredir el emeğiyle üretim yapan Demirci, ilçede bu mesleği sürdüren tek kişi olarak dikkat çekiyor.

ÜÇ KUŞAKTIR DEVAM EDEN EMEĞİN SESİ

Şeyhmus Demirci, semercilikle çocuk yaşta tanıştı. Dedesi ve babasından öğrendiği bu zanaatı bugün hâlâ sürdürüyor. Atölyesi yalnızca 6 metrekare olsa da yılların emeği, kokusu ve geçmişin izleri bu dar alana sığmış durumda. Dededen kalma çekiç, keski ve çuvaldız gibi aletlerle üretim yapan Demirci, semer yapımında geleneksel yöntemlerden ödün vermiyor.

“Ben bu işi dedemin çekiç sesiyle büyüyerek öğrendim,” diyen Demirci, elindeki aletlerin hem mesleki miras hem de birer hatıra olduğunu dile getiriyor. Günümüzde mesleğe ilginin azaldığını üzülerek anlatan usta, artık siparişlerin çok azaldığını, yoğunluğun ise geçmişte kaldığını söylüyor.

"ESKİDEN YETİŞTİREMİYORDUK, ŞİMDİ SİPARİŞ BULMAK ZOR"

Eskiden günlerce sipariş yetiştirmek için uğraştıklarını anlatan Şeyhmus Demirci, artık yılda birkaç semer siparişi geldiğini ifade ediyor. Gençlerin bu tür el sanatlarına ilgi göstermediğini vurgulayan Demirci, “İlçede bu işi yapan tek kişi kaldım,” diyerek mesleğin yok olma tehlikesine dikkat çekiyor.

Semer yapımı uzun ve zahmetli bir süreç gerektiriyor. Demirci, önce ahşap iskeleti hazırlıyor, ardından keçeyle kaplıyor. İçini kurumuş kamışlarla dolduruyor ve dış yüzeyini deriyle kaplayarak çuvaldızla işliyor. Her semer, adeta sabır ve ustalığın birleşimiyle ortaya çıkıyor.

GELECEK KUŞAKLARA TAŞINMASI İÇİN UMUT AZALIYOR

Yarım asırdan fazla süredir bu zanaatı yaşatan Şeyhmus Demirci, mesleğini genç kuşaklara aktaramamaktan dolayı endişeli. Semercilik gibi el emeğine dayalı mesleklerin unutulmaması gerektiğini vurgulayan usta, “Her semer, hem bir zanaat hem de bir tarih parçası,” diyor.