Nöbetçi Eczaneler
Danıştay 6’ncı Dairesi, Örencik köyünde kurulmak istenen altın madenine karşı açılan davada ilk derece mahkemesinin kararını bozdu. Danıştay, yerel mahkeme kararında ‘hukuki isabet’ bulmadığı için yeniden bilirkişi incelemesi istedi.
Simav ve Tavşanlı ilçeleri sınırlarında kalan yaklaşık 10 köyü ilgilendiren altın madenine karşı köylülerin açtığı davada Danıştay 6’ncı Dairesi kararını açıkladı. Danıştay, maden bölgesinde yapılan bilirkişi incelemesinin yeniden yapılması gerektiğine hükmetti. Arti Gerçek Gazetesinin haberine göre, dosya yeniden Kütahya 1’inci İdare Mahkemesi’ne gönderildi. Danıştay’ın kararını olumlu karşılayan köylüler, yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasını ve madenin köylerinde faaliyet yürütmemesini istiyor.
“KÖYÜMÜZDE MADEN İHTİYAÇ YOK”
Şirkete verilen ÇED olumlu kararının iptaline ilişkin Kütahya İdaresi’ne açılan davada yerel mahkeme, Ağustos 2022 tarihinde iptal istemini reddetti. Daha sonra mahkeme kararını Danıştay’a taşıyan köylüler, sevindiren haberi aldı. Madene uzaklığı 150 metre mesafe olan Örencik köyünde çiftçilik yapan Seyfi Akçakaya, köylerinde madene ihtiyaç olmadığını söyledi. Akçakaya, köyde kamulaştırma kararlarına ilişkin 34 kişinin davacı olduğunu ama bütün yargı süreçlerine rağmen maden şirketinin ağaçları kesmeye, köylülerin tarlalarında çukurlar açmaya devam ettiğini söyledi.
“MADEN BURAYA AÇILIRSA, KÖY ORTADAN KALKACAK”
Mahkemenin kararından memnun olduğunu anlatan Akçakaya, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kararı bugün öğrendik. Yeniden bilirkişi incelemesi yapılacak. Hakkaniyetli bilirkişiler, köyümüzde ve çevrede madenciliğin vereceği zararları rapor edecektir. Yargı son noktayı koymadan şirket, köyün yolunu bile değiştirdi. Biz köyümüzde rahatlıkla geçinebiliyoruz, burada rahatız. Göç etmek istemiyoruz. Maden buraya açılırsa, köy ortadan kalkacak. Zaten gidecek başka yerimiz yok.”
“HUKUKİ İSABET YOK”
Danıştay 6’ncı Dairesi gerekçeli kararında nihai ÇED raporunda yer verilen taahhütlerin çevre ve insan sağlığı üzerinde olabilecek etkiler ile alınacak önlemlerin yeterli olmadığını belirtti. Proje alanının bulunduğu bölgenin deprem kuşağı üzerinde olması ve ilgili mevzuat ile bilimsel esaslara göre değerlendirilmesi gerektiği belirtilen kararda, bilirkişi incelemesinin genişletilerek yapılması ve karara bu şekilde varılması gerektiğine işaret edildi. Danıştay, temyize konu idare mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmadığı da yer aldı. CANSU AYDEMİR