Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

ARİTMİ (KALP RİTİM BOZUKLUĞU) NEDİR?

Özel PARKHAYAT Kütahya Hastanesi

Özel PARKHAYAT Kütahya Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Mahmut Akpek; “Aritmi (Kalp Ritim Bozukluğu)” ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Kalp ritim bozukluklarının (aritmi) kalbin çalışma hızını ve düzenini etkileyen bir grup rahatsızlık olduğunu aktaran Dr. Akpek: “Neredeyse herkes yaşamının bir noktasında kalp ritim bozukluğu yaşayabilir. Bu tecrübe sırasında genellikle kalbin kuşun kanat çırpması gibi hızlandığı veya düzensiz hareket ettiği hissedilir. Sık karşılaşılan bu durum çoğu zaman zararsız olabilse de bazı aritmiler oldukça problemli seyredebileceği için dikkatli olunmalıdır” dedi.

“SİNİRSEL UYARILARIN İŞLEVLERİNİ YERİNE GETİREMEMESİYLE OLUŞUYOR”

Dr. Akpek, aritmilerin genel olarak, kalp kaslarına olan sinirsel uyarıların işlevlerini tam olarak yerine getirememesiyle oluştuğunu söyledi. Akpek: “Elektriksel aktivitedeki bu değişiklik sonucunda taşikardi (kalbin çok hızlı atması), bradikardi (kalbin çalışma hızının yavaşlaması), normalden erken atımlar veya aşırı düzensiz fibrilasyon durumları meydana gelebilir” şeklinde konuştu.

KALP RİTİM BOZUKLUĞU BELİRTİLERİ NELERDİR?

Kalbin sanki bir atımı atlamış ya da bir atımı boş geçiyormuş gibi hissettirmesi. Kalp atışlarının yarışıyor gibi hızlanması. Atımların aşırı yavaşlaması. Kalp atışlarında düzensizlik veya duraklama hissedilmesi. Dr. Akpek Kalp ritim bozukluğu sırasında meydana gelebilen ciddi belirtileri şöyle sıraladaı: göğüs ağrısı, nefes darlığı, sersemlik, bayılma veya bayılayazma, ciddi çarpıntı, kaygı ve terleme.

KALP RİTİM BOZUKLUĞU NEDENLERİ NELERDİR?

Daha öncesinde bir kalp rahatsızlığı bulunan kişiler, kalp ritim bozukluğu gelişmesi açısından risk altındadır. Koroner arter hastalığı, kalp krizi veya yetmezliği, Kalp kapak hastalıkları, kalp kapak rahatsızlıkları ve doğuştan gelen kalp hastalıkları gibi kardiyak patolojiler aritmi gelişimi açısından risk unsuru olarak kabul edilirler. Bu hastalıklar dışında yaş, cinsiyet ve çeşitli yaşam tarzı faktörleri de kalp ritim bozukluğu gelişiminde etkili olabilir. Ciddi seyirli aritmiler genellikle 60 yaşın üzerindeki bireylerde meydana gelir. İleri yaştaki bireylerin genellikle çeşitli kalp damar problemleri nedeniyle kullanılan ilaçlar da kalp ritminin etkilenmesine neden olabilir. Beslenme alışkanlıkları kalp ritmini etkileyebilecek bir diğer faktördür. Alkol, sigara ve çeşitli uyarıcı kafein gibi maddeler içeren içeceklerin tüketimi kalbin çalışma düzenini değiştirebilir.

KALP RİTİM BOZUKLUĞU TEDAVİSİ NASILDIR?

Ciddi belirtiler ile seyreden kalp ritim bozukluklarının tedavi edilmesi gerekir. Yavaşlamış kalp atımlarının düzeltilmesinde pacemaker adı verilen kalp pilleri kullanılır. Köprücük kemiğinin altına yerleştirilen bu cihazlar ince telleri vasıtası ile kalp atımını normal hızda tutarlar. Hızlı kalp atımları ile karakterize ritim bozukluklarının tedavisinde antiaritmik olarak sınıflandırılan ilaçlar kullanılır. Antiaritmik ilaçlara ek olarak özellikle atrial fibrilasyon hastalarında oluşabilecek pıhtıları engellemek amacıyla kan seyreltici ilaçlara başvurulabilir. Bazı ritim bozuklukları ileri inceleme ve tedavi gerektirebilir. Elektrofizyolojik çalışma (EPS); anjio benzeri bir yöntemle, kateter denilen özel kablolar ile kasık toplar ve/veya atar damarından giriş yapılarak kalbin içerisinden çeşitli bölgelerden ölçümler alınarak ritim bozukluğuna sebep olan odağın tespit edilmesi işlemidir. Ritim bozukluğunun türüne göre ilaç ya da ABLASYON tedavisi önerilir. Ritim bozukluklarının tedavisinde radyofrekans ABLASYON (Yakma tedavisi), EPS işlemi ile aynı seansta yapılabilir. Ritim bozukluğu yapan odak tespit edildikten sonra ablasyon kateteri denilen özel kateter ile o bölgeye ulaşılmakta ve radyofrekans akımı verilerek ritim bozukluğu yapan o bölge tahrip edilmektedir. Dolayısıyla, hasta ömür boyu ilaç kullanmak zorunda kalmamaktadır. Hastanemizde hem EFÇ hem de ablasyon (yakma) tedavisi yapılabilmektedir. RF ablasyon işlemi sonrası hastalar birkaç saat içinde ayağa kalkmakta ve aynı gün taburcu edilmektedirler.