Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

VERGİ VE EKONOMİ PAKETİ EKONOMİYİ NASIL ETKİLER?

Hazine Maliye Bakanlığı Vergi

Hazine Maliye Bakanlığı Vergi Konseyi Üyesi ve Dumlupınar Tasarım Teknokent Genel Müdürü Prof. Dr. Ersan Öz, yasalaşan yeni ekonomi ve vergi paketine ilişkin açıklamalarda bulundu. Mevcut durum ile düzenleme sonrasını kıyaslayan Ersan Öz, öngördüğü olumlu ve olumsuz sonuçları açıkladı.

Prof. Dr. Ersan Öz, yasalaşan yeni ekonomi ve vergi paketinin reel piyasaya getirdiği önemli düzenlemeleri Kütahya Ekspres’e anlattı. Paketin piyasa üzerindeki etkilerinin hemen görüldüğünü kaydeden Ersan Öz;  vergilendirme süreci, bazı suçlarda değişen ceza üst sınırları ile radyo ve televizyon kurumlarına gelen yaptırımlara ilişkin bilgiler verdi.

İŞLEM MALİYETİ AZALIR VERGİLENDİRME SÜRECİ HIZLANIR

Ekonomi paketinin piyasa üzerindeki etkilerinin hemen görülmeye başlandığını kaydeden Ersan Öz, bunlardan bazılarını şu şekilde sıraladı: “Reklam yasağı kapsamında olan firmalara reklam veren gelir vergisi mükellefinin reklam için yaptığı giderler vergi hesaplanırken indirilemeyecek. Bu değişime mali amaçtan ziyade sosyal amaçlı düzenleme olarak da bakılması gerekir. Diş hekimi veya hekimler bir ve daha fazla özel sağlık kuruluşuyla sözleşme düzenlediyse ve faaliyet yapıyorsa serbest meslek erbabı sayılıp kazançları serbest meslek kazancı sayılacak. Bu alanda belge düzeni ve kayıp kaçak açısından bir boşluk vardı, giderilmiş oldu. Vergi dairesinin düzenlemesi ve imzalaması gereken belgelerin GİB tarafından elektronik ortamda imzalanması, mühürlenmesi ve onaylanması durumunda belgelere vergi dairesi tarafından işlem yapılmış sayılabilecek. Böylece işlem maliyetlerini azalır, vergilendirme süreci hızlanmış olur.”

CEZALARIN ÜST SINIRI ARTIYOR

Defter ve kayıtlar üzerinde hile ve tahrif edenler ve yanıltıcı belge düzenleyenler hakkındaki hapis cezasının üst sınırının 3 yıldan 5 yıla çıkarılacağını belirten Ersan Öz, defter, kayıt ve belgeleri yok edenler, sahte olarak düzenleyenler için öngörülen cezanın da 5 yıllık üst sınırının 8 yıl olacağını söyledi. Öz: “Maliye Bakanlığıyla anlaşmalı olmayan matbaaların belge basması ve bu belgeyi bilerek kullananlara, ödeme kaydedici cihazlara müdahale ederek satışlara ait belgelerin kayıt alınmasına engel olanlara, ilgili kurumlara gerekli bilgi ve verilerin iletilmesini engelleyen veya gerçeği yansıtmayacak şekilde iletenlere verilecek cezanın üst sınırı da 5 yıldan 8 yıla çıkarılacak. Bu düzenleme uygulanabildiği takdirde caydırıcılığı artırır. Bu fiillerle vergi zıyaı tespiti yapılmışsa; tarh edilen verginin gecikme faizi ve gecikme zammının tamamı ile kesilen cezaların yarısı ve buna isabet eden gecikme zammının; soruşturma sırasında ödenmesi durumunda verilecek cezanın ½’si kovuşturma sırasında hüküm belirleninceye kadar ödenmesi durumunda verilecek ceza 1/3 indirimli olacak. Tarh edilen vergi ve vergi aslına bağlı olarak kesilen cezanın bulunmadığı durumlarda ise verilecek ceza, ½ oranında indirilecek. Ceza indiriminin uygulanması için mükellef vergi mahkemesinde dava açmamış olmalı, açmışsa feragat etmeli ve kanun yollarına başvurmamalı veya başvurmuşsa başvurusundan vazgeçmesi gerekecek. Bakanlığın üzerinde çalışarak adım adım hayata geçirdiği aşamalı uyum modelinin tezahürü olarak mükelleflerin ilk başvurduğu yolun her zaman bir sonrakinden daha avantajlı olması prensibinden yola çıkılarak getirilen düzenlemeler olarak değerlendirilmeli” ifadelerini kullandı.

SUÇUN TEKERRÜRÜ CEZAYI DÖRTTE ÜÇ ORANINA KADAR ARTIRACAK

Ersan Öz, bahse konu suçların tekerrürü durumunda (birden fazla takvim yılı veya vergilendirme dönemi içinde aynı suç işleniyorsa) cezanın dörtte birden dörtte üç oranına kadar artırılabileceğini dile getirdi. Aynı yıl içinde birden fazla işlenmesi halinde tekerrür hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı hususunun benimsendiğini kaydeden Ersan Öz, “Bunun gerçek hayattaki karşılığı ayın yıl için 1000 sahte fatura düzenleyen tekerrüre girmezken, aralık ayında 1, Ocak ayında 1 olmak üzere toplam 2 sahte fatura düzenleyenin daha ağır cezalandırılması olacaktır” dedi. Öz, suçların başka biri tarafından işlendiğinin veya başka biriyle birlikte gerçekleştirildiğinin ortaya çıkması durumunda kamu davası açmak için rapor düzenlenmesi ve mütalaa verilmesi şartı aranmayacağını da sözlerine ekledi.

ELEKTRİKLİ OTOMOTİV SEKTÖRÜNE OLUMLU YANSIYACAK

İmalat sanayi ile turizme yönelik yatırım teşvik belgesi olan mükelleflerin inşaat işlerine ilişkin mal teslimleri ve hizmet ifalarında 31 Aralık 2025 tarihine kadar KDV’den istisna olacağını kaydeden Ersan Öz, bu yeniliği lokomotif sektör olan inşaatı hareketlendireceğini belirtti. Öz şöyle devam etti: “Türkiye’de Ar-Ge faaliyetleri sonucunda geliştirdikleri elektrik motorlu taşıt araçlarını Türkiye’de imal eden mükellefler, bu araçların geliştirilmesi için verilen ve teşvik kapsamındaki mühendislik hizmetleri 31 Aralık 2023 tarihine kadar KDV’ye tabi olmayacak. Hizmetler yapılırken yüklenilen vergiler, vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan vergiden indirilecek. İndirim yoluyla telafi edilemeyen vergiler, istisna kapsamında işlem yapan mükellefin talebi üzerine iade edilecek. Elektrikli otomotiv sektörünün gelişmesi için faydalı bir düzenlemedir ancak ilave destekler de getirilmelidir.”

BAZI KURUMLARDA VERGİ ORANI YÜZDE 25’E ÇIKARILACAK

Kurumlar Vergisi Kanunu kapsamında gayrimenkul yatırım fonları veya ortaklıklarının kazançlarının kurumlar vergisinden istisna edileceğini aktaran Ersan Öz, bunun teknik bir düzenleme olup inşaat sektörünü bir nebze hareketlendireceğini dile getirdi. Finans sektöründe faaliyette bulunan bazı kurumlar için kurumlar vergisi oranının yüzde 25’e çıkarılacağını da sözlerine ekleye Ersan Öz: “Bu düzenleme 2023 yılı vergilendirme dönemi kurum kazançlarına uygulanmak üzere düzenlemenin yayımı tarihinden itibaren yürürlüğe girecek. Emek ve sermaye sektörü arasında vergi adaletsizliği sürekli gündemde olan bir konu, sıcak para ihtiyacı olan bir ülke olan finans sektörünü ürkütmeden bu alanın emeğe göre daha fazla vergilendirilesi anlaşılabilir bir durumdur. Ancak tek oranlı olarak yıllardır uygulanan kurumlar vergisinde oran enflasyonuna yol açmaktadır” şeklinde konuştu.

“VERGİ BİLİNCİ ARTIRILMAYA ÇALIŞILIYOR”

Ersan Öz son olarak radyo ve televizyonlara gelen yeni uygulamalara değindi. Radyo ve televizyonlarda ayda en az 90 dakika süreyle yapılan uyarıcı ve eğitici yayınlarla kayıt dışılığın azaltılması ve önlenmesinin amaçlandığını, mükelleflerin vergiye gönüllü uyumunun sağlanması gibi konuların da eklenerek vergi bilincinin artırılmaya çalışılacağını kaydetti. Bu yeniliği olumlu bir adım olarak gören Prof. Dr. Öz: “Aslında bu tür etkinlikler müfredat oluşturulup kredisiz derslerle okul öncesi eğitimden üniversiteye eğitimine kadar devam ettirilmesi gereken bir eğitim öğretimle yapılabilirse TV programlarından çok daha fazla katkı sağlayacaktır” diyerek sözlerine son verdi.